Turizm sektörüne iki yıl kesintisiz destek şart

Küresel salgın tüm dünyayı etkilediği gibi, ülkemizde de hayatı ve ekonomiyi felç etti. İşte bu yüzden turizm sektörü acil olarak yeni teşviklerle desteklenmeli. En az iki yıl kesintisiz destek gerekiyor. Havacılık, konaklama, acenta ve rehberler, özellikle kültür ve sanat desteklenmeli.

19/06/2020 11:53
Turizm sektörüne iki yıl kesintisiz destek şart

Soner Barım / Sed Hotel İstanbul

Küresel salgın tüm dünyayı etkilediği gibi ülkemizde de hayatı ve ekonomiyi felç etti. Biz turizmciler olarak yıllardır her türlü krizi yaşadık ve bir şekilde başarı ile üstesinden geldik. İdmanlıyız yani. Fakat durum bu defa biraz farklı. Yıllardır yaşadığımız krizler küresel olarak belirli sonuçları doğuran ve veya bu sonuçlara katlanılan nitelikte krizler değildi.

Farklı kültürleri tanımak isteyen, tatil yapmak isteyen, gurbette olup vatanını ziyaret etmek isteyen, sağlık amaçlı, iş amaçlı veya daha değişik nedenlerle gelen birbirinden farklı pek çok kesime hitap ettik, ülkemizde ağırladık. Zaman zaman siyasi, zaman zaman güvenlik, zaman zaman ekonomik buhranlar geçirsek de, biz bu süreçleri başarı ile aşmasını hep bildik. Elbette eksiklerimiz oldu ve halen var, elbette arzu ettiğimiz noktada değiliz, elbette hala pek çok sorun yaşamaktayız. Ancak yine de Türkiye dünya üzerinde hatırı sayılır bir turizm ülkesi. İşte tam da bu yüzden, meydana gelen küresel salgında sektörü ayakta tutmaya mecburuz.

Turizmi sürdürülebilir bir şekilde icra etmek istiyorsak, güven tesis etmeliyiz. Bir kere bu kavramı zedelersek, çok ağır bedeller ödemek zorunda kalacağız. Bu bakımdan salgın sonrası oluşan yeni şartları doğru anlamalı ve anlamlandırmalıyız.

Bakanlığımız, STK’lar üzerinden elde ettiği dönüşlerle Hijyen Sertifikası uygulaması başlattı. Bu sertifika, ülkemize gelecek olan misafirlerimize kalacakları tesisler için bir nevi referans verecek. Bu bakımdan oldukça önemsiyorum Ancak bu sertifikayı almak için oluşturulan maddelerin pratikte uygulanabilir olması gerekiyor. Ülkemizde bulunan tüm tesisler, zaten gerek hijyen bakımından, gerek nitelik ve nicelik şartlarını oluşturması bakımından, hem bakanlıklarımızca, hem valiliklerimizce denetime tabi idi. Şimdi bu sertifika ile mevcut uygulamalara salgın ile alakalı yeni bazı eklemeler getirilmiş oluyor.

Bu olumlu bir gelişme. Sonuçları bakımından çok önemli. Ama yetmez ve yetmiyor. Bir de, bu sertifikayı doğru anlatmak gerekiyor. Bu noktada ciddi eksikliklerimiz olduğu, son birkaç haftadır daha net bir şekilde ortaya çıktı. AB ülkelerinin seyahat kısıtlaması bir siyasi karar olabilir, bunu yadırgamam. Ama unutmamalıyız ki, AB ülkelerinde bulunan tur operatörleri de Türkiye’yi iyi bir gelir kapısı olarak görüyor ve ülkemize seyehat kısıtlaması olmaması gerektiğini savunuyorlar. Daha etkin bir lobby gerekiyor sanırım. 

İç pazarla bu iş çözülmez, çözülemez. İç pazar ancak kısa vadede bir hareketlenme sağlar. Hepimiz bu krizde çok net gördük ki, salgın üzerimizden sadece sağlık bakımından değil, ekonomi bakımında da geçiyor. Esnaflarımız kepenk kapattı, ticaret durdu. İnsanlarımız sadece temel ihtiyaçlarını karşılayabilecek, zaman zaman bu ihtiyaçları bile destek almadan karşılayamayacak duruma geldi. Dolayısı ile insanımızın alım gücü azaldı. İşsizlik arttı. Bu durumda ne kadar özendirirsek özendirelim, ben iç turizmde de istenilen volume ulaşabileceğimiz maalesef düşünmüyorum.

* Sektör acil olarak yeni teşviklerle desteklenmeli. En az iki yıl kesintisiz destek gerekiyor. Havacılık, konaklama, acenta ve rehberler, özellikle kültür ve sanat desteklenmeli.

* Kısa çalışma ödeneği 2021 yılı başına kadar uzatılmalı. Aksi halde işletmeler yüklendikleri maliyetler altında ezilir. En büyük gider kalemleri kira, personel maliyeti ve enerji gideri.

* Yeni teşvikler şart. Bankalardan çeşitli nedenlerle kredi alamamış işletmeler, Bakanlıklarca irdelenmeli. Özellikle devletimiz kiralama yapan şirketlerle mal sahipleri arasında bir ara buluculuk yapmalı. Kira sözleşmeleri yeniden ele alınarak, günün şartlarına uygun hale getirilmeli. Kiracılar sadece kirada kullanılmak üzere ve yeni günün şartlarına uygun sözleşmeler üzerinden 0 faiz veya çok düşük faizlerle finanse edilmeli.

* Rehberler için acil olarak bir düzenleme yapılmalı

* Müze ve ören yerleri için yeni ziyaret standartları belirlenmeli

* Enerji giderleri için destekleyici düzenlemeler getirilmeli

* Hijyen Sertifikası gerçek manada işlev gösterecek bir uygulama olmalı. Bu sertifika için istenilen şartların pratikte uygulanabilirliği tekrar gözden geçirilmeli ve bu uygulama geçmiş bazı uygulamalar gibi birilerine gelir kapısı haline dönüşmemeli

Tüm bu önlemleri çok acil bir şekilde hayata geçirmeliyiz. Turizm Bakanı, Maliye Bakanı, Sağlık Bakanı ve Sayın Cumhurbaşkanımıza bu konuları özetleyen bir mektup gönderdim. Ulaşabildiğim herkese dertlerimizi anlatmaya aralıksız devam edeceğim. Hayatımın her döneminde sorumluluk almaktan asla kaçınmadım. O yüzden bir de buradan seslenmek istiyorum

Geç Kalıyoruz.


Önemli haberleri kaçırma!

E-posta bültenine abone ol:

Tüm güncellemelerden e-posta yoluyla haberdar olun.