Handan Kanuni'den Kastamonu izlenimleri...
Alternatif Mutfak Blog Yazarı Handan Kanuni, geçtiğimiz kasım ayında gerçekleştirdiği Karadeniz turunun son durağı Kastamonu'yu www.turizmaktuel.com okurlarıyla paylaşıyor.

Kasım ayında gerçekleştirdiğim Karadeniz turunda son uğradığım şehir Kastamonu'ydu. Kastamonu'ya ilk defa gittim ve daha o günlerdeki soğuğuna inanmadım. Korkunç bir ayaz vardı ve orada görüştüğümüz kişiler bu soğuğun daha bir şey olmadığını, daha kışın orada başlamadığını söylediler. Şimdi İstanbul çok soğuk ve aklıma hep orada ki soğuk geliyor.
Uğurlu Konakları-Kastamonu
Kastamonu'da işlerimizi bitirdikten sonra yemek için gittiğimiz Uğurlu Konaklarına hayran kaldım ve bugün size o Konağı tanıtmak istiyorum. Uğurlu Konakları kompleksi, toplam 1,5 dönüm bahçe içinde yer alan 2 adet geleneksel Kastamonu evinden oluşmaktadır. Yol cephesinde bulunan ve Uğurlu Konağı olarak bilinen konağın,1850 ile 1860 yılları arasında yapıldığı tahmin edilmektedir.
Terzi Mehmetemin Ağa ilk sahibidir. Kendisi ve ailesi ile birlikte bu konakta tahminen 1930’lu yıllara kadar yaşamış, bu yıldan sonra konağı ailenin büyük kızı Hatice Hanım ve eşi Zühtü Bey’e devretmiştir. Hatice Hanım ve eşi Zühtü Bey, dört çocukları ile birlikte bu konakta yaşamlarına devam etmişlerdir. Zühtü Bey’in vefatından sonra (1956) Hatice hanım çocuklarını evlendirip, kızı, damadı, oğlu Sait Bey, gelini Seniha Hanım ve torunları ile birlikte vefatına kadar (1985) konakta yaşamıştır.
Hatice Hanım’dan sonra Sait Bey ve eşi, dört çocuklarıyla birlikte 1992 yılına kadar konakta yaşamışlardır. Bu tarihten sonra hemen hemen terk edilen konak, bakımsızlıktan ve dış etkenlerden, oldukça harap duruma düşmüştür. Aile bireyleri 2003 yılında konağı, Kastamonu Kalkınma Vakfı’na ( KKV) satmışlardır. KKV, konağı turizm amaçlı değerlendirmeyi düşünmüş ve Gazi Üniversitesi Restorasyon kürsüsünde turizm amaçlı restorasyon projesi hazırlatmıştır.
Ancak daha sonra mülkiyetinde bulunan diğer bazı konaklarla birlikte satmaya karar vermiş ve satılığa çıkarılan konak, 2005 yılında İstanbullu turizmci ve sanat tarihçisi Gülsen Kırbaş tarafından satın alınmıştır.
20. yüzyıl geleneksel Kastamonu evi
Bundan sonrası uzun sürecek bir onarım ve yeniden işlevlendirme öyküsüdür. Arka parselde bulunan daha yeni tarihli (20. yüzyıl geleneksel Kastamonu evi) ahşap ev de, öndeki Uğurlu Konağı’yla birlikte projelendirilmiş, her iki yapının restorasyonu, 2006 yılı yazında başlamıştır. 2009 yazında biten restorasyon sonucunda, butik otel olarak işlevlendirilen yapılar, titiz bir çalışmayla, özgün yapısına olabildiğince sadık kalmaya özen gösterilerek restore edilmiştir. Restorasyonda, özgün malzeme, ya da ona en yakın malzeme kullanılmış, yerel ustalar, yerel tekniklerle çalışmıştır.
Tescilli tarihi eser olan Uğurlu Konağı, özgün yapıya uygun olarak hazırlanan restorasyon projesine sadık kalınarak onarılmış, özgün mekan düzeni, odalar, sofalar ve tüm mimari detaylar titizlikle korunmuştur. Yeni verilen otel işlevine uyarlamak amacıyla, sadece odalara sıhhi mekanlar eklenmiş, ya da mevcut hela ve hamamlar, gusulhane ve yüklük dolapları bu işleve uyarlanmıştır. Uygulamadaki bir ahşap işçiliği, Kastamonu’da bu konuda örnek oluşturacak kalite ve titizliktedir.
Tarihi konaklara hayran kalarak, otel işletmecisi olma kararı aldı
Turizm sektörüne, 25 yıl önce İngilizce ve Almanca rehber olarak başlayan Gülsen Kırbaş, Türkiye’nin tarihi ve kültürel zenginliklerini dünyaya tanıtmak için Novitas Turizm ve Seyahat Acentası’nı kurmuş. 2002 yılında TÜRSAB tarafından Kastamonu’ya yapılan info gezisine katılan Gülsen Kırbaş, Kastamonu’daki tarihi konaklara hayran kalarak, bu konakları alarak otel işletmeciliğine başlama kararı almış.
Gülsen Kırbaş tarafından alınıp, tekrar hayat kazandırılan konakların tefrişinde de, geleneksel Kastamonu evinin dekorasyonu örnek alınmış, bu tarz, modern konaklama gereksinimleriyle uyum içinde yorumlanmıştır. Geniş sofalar, geleneksel Kastamonu evi sedirleriyle döşenmiş, doğal malzemeden yapılma tekstil ve el halıları kullanılmış, konakların tüm mekanları, Kastamonu’dan ve yakın çevresinden devşirilmiş özgün dekoratif malzemelerle süslenmiş ve dekore edilmiştir.
Bitişik üç parselin birleştirilmesiyle oluşan geniş ve ferah bahçe mekanları, yaşı 50-60 yılı aşkın meyve ağaçlarının korunması ve çim ve çiçeklerle bezenmesinin ardından, misafirlerin huzur bulacağı, özellikle bahar ve yaz aylarında eşsiz bir keyif ortamı oluşturan bir cennet bahçesine dönüşmüştür. Mevsimine göre, bahçedeki ağaçlardan beyaz dut, kara dut, erik, vişne, armut ve ceviz yemek mümkündür.
Kastamonu yöresinin eşsiz lezzetleri
Çok soğuk bir havada gittiğimiz konakta ilk ikram tazecik pideler eşliğinde sunulan sıcacık bir Tarhana çorbası oldu.
Ardından Kastamonu'nun kendine has Etli Ekmeği geldi. Etli Ekmek oldukça büyük ve harikaydı.
Yanında yoğurduyla birlikte sunulan etli yaprak sarması sofraya gelir gelmez bitiverdi.
Ve işte beklenen an sonunda meşhur Kastamonu Tirit'i sofrada. Herşeyi ile mükemmel olan ve İstanbul'da yediklerimle hiç ilgisi olmayan Tirit'e bayıldım. Bir kez daha herşeyi kendi yerinde yöresinde yemenin en doğrusu olduğunu anladım.
Bu güzel yemeği revani tatlısı ve çok şık sunumla gelen Türk kahvesi ile sonlandırdık.
Konağın tarihi özelliği, dekorasyonu, işletenlerin misafirperverliği ve yemeklerinin lezzetiyle Kastamonu'ya yolunuz düşerse uğramadan geçmeyin diyeceğim bir yer Uğurlu Konakları. Mutlaka uğrayın ve bu güzel yemeklerden tadın, tarihi atmosferi koklayın.
Uğurlu Konakları Hisarardı mah. Şeyh Şaban-ı Veli cad. No: 47-51 Kastamonu
Telefon : (366) 212 82 02-04 Faks : (366) 212 18 33 E-Mail : [email protected]
Önemli haberleri kaçırma!
E-posta bültenine abone ol: