Apartlara büyük gözaltı
İstanbul Emniyet Müdürlüğü, günübirlik kiralanan ve ruhsatsız olduğu saptanan apart dairelerle rezidanslara denetimleri yeniden başlattı. Denetleme yapılan apartlar arasında ünlü rezidansların da olduğu belirtiliyor.

Her şey geçen yıl dönemin başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’ın sözleriyle başladı. ”Kızlı erkekli evlerde kalıyorlar. Yönetmelik getireceğiz ve engelleyeceğiz.” Kamuoyu bu sözlere tepki gösterse de, İçişleri Bakanlığı çok geçmeden 26 Kasım 2013’te bir genelge yayınladı. Genelgede “Günübirlik kiraya verilen apart daire, rezidans veya apart şeklindeki yurt ve pansiyon niteliğindeki yerlere yönelik denetimlere ağırlık verilecektir” deniyordu.
Tartışmanın “kızlı erkekli“ boyutu, apart daire ve rezidansların aynı zamanda yurt ve pansiyon gibi hizmetler için kullanılmasından kaynaklanıyordu. Genelgede, bu binaların da yangın merdiveni ve benzeri donanım açısından inceleneceği, normal işyeri açma işlemlerinin uygulanarak, denetimlerinin yapılacağı vurgulanıyordu.
Genelgenin hemen ardından denetimler başladı. Özellikle Tophane’de, turistler kapı önüne bırakılarak, kaldıkları apartlar kapatılınca kamuoyundan da sert tepki gördü. Genelge, yaz aylarında çok fazla uygulanmadı. Ancak Denizli’de Belediye Başkanı Hüseyin Gürlesin’nin “kızlı erkekli apartlara takipteyiz” açıklamasıyla yeniden tartışılırken, genelgenin sümen altından çıkarak, sadece Denizli’de değil İstanbul’da da tekrar uygulanmaya başladığı ortaya çıktı.
İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nden aldığımız bilgiye göre, son günlerde günübirlik kiralama yapan apart daire ve
rezidanslara denetimler arttı. Ruhsatı olmayan işyerleri de kapatılmaya başlandı. Ruhsatsız olduğu için kapatılan apartlar arasında Körfez’den gelen turistlerin tercih ettiği ünlü rezidansların da olduğu belirtiliyor.
TURİZMCİLER TEDİRGİN
Genelgenin kastettiği günlük ve kısa süreli kiralamalar, aslında ev turizmi adıyla dünyada yıllardır uygulanan bir turizm çeşidi. Türkiye’de de İstanbul’a artan ilgiyle yeni trendlerden biri. Bazı turistler hem rahatlığı hem de ekonomik oluşu nedeniyle, otel yerine evlerde kalmak istiyor. Bu talep de günlük ya da haftalık kiralanan apartların yaygınlaşmasına neden oluyor.
TÜRSAB verilerine göre ev turizmi Avrupa'da 20 milyar euroluk bir ekonomik değer oluşturuyor. Her 4 turistten 1'i de tatilini otelde değil evde geçirmek istiyor. Toplam 42 milyon kişi de tatilini böyle yapıyor.
Bu trendi başlatan turizmciler ise tedirgin. Bu turizmin kurallarının ve ticari alt yapısının oluşmasını, sektördeki turizmciler de istiyor. Bu nedenle Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’e altı ay önce bir dosya sunan ev turizmcileri, genelgelerle beklenmedik denetimlerin turistleri de rahatsız ettiğini belirterek, konuya düzenleme getirilmemesinden şikayetçi.
Erdoğan Altındiş, Manzara İstanbul markasıyla yürüttüğü ev turizmiyle Almanya’nın siyasetçi, entelektüel ve iş insanlarını ağırlayan bir turizmci. Dünyada artık bu turizmin yaygınlaşmakta olduğunu söyleyen Altındiş, “Tedirginiz. Huzurlu çalışamıyoruz. Ev sayımızı 50’den 35’e düşürdük. Vergimizi veriyoruz ama yasal değiliz. Düzenleme hala yapılamadı” diyor.
Türkiye Otelciler Birliği Başkanı Timur Bayındır ise bu turizme karşı çıkanlardan. Ruhsatsız çalışan apartların haksız rekabet yarattığını, bu nedenle otelcilerin şikayetlerinin de etkisi ile geçen yıl denetlemelerin yapıldığını söylüyor. Ancak yasal olarak kesin bir çözüm getirilemediğini anlatan Bayındır, “Bizim şikayetlerimiz sürüyor. Belki o nedenle denetlemeler artmıştır” diyor.
Aslında ruhsatsız apartlar bahanesi ile “kızlı erkekli” tartışmalarının perde arkasında siyasi bir kavganın izlerini hissetmemek imkansız. Turizm gibi en önemli sektörlerden birini ve bu sektörden geçinenleri bu tür tartışmalarla riske atmak ne kadar doğru? (Jale Özgentürk)
Önemli haberleri kaçırma!
E-posta bültenine abone ol: