Zengin Alman'a ulaşmak, sandığınızdan zordur...

TUI AG Grubu'nun Türkiye Temsilcisi Hüseyin Baraner, "Zengin Alman turistlere süslü ürünler ile ulaşamazsınız" dedi.

Turizm Aktüel 31/12/2019 23:40

Bugünlerde “Zengin Turist getirme” telaşına düşen turizm sektörü, özellikle Rus, Ortadoğu, ABD ve Uzakdoğu’ya odaklanarak, “işin kolayına” kaçıyor görüntüsü veriyor. Oysa getirdiğimiz turistlerde kalıcı bir profil değişikliği isteniyorsa, dünyanın en büyük 3’üncü büyük ‘milyonerler kalesini’ göz ardı edemezsiniz. Ancak bu kaleyi fethetmek, Hüseyin Baraner’e göre hiç de kolay değil.  

Hüseyin Baraner, “Avrupa kıtası mı, Almanya kıtası mı?” diye soruyor ve sözlerine şöyle devam ediyor: “Yıllardır bazı turizmci arkadaşlar bize zengin turist gelmiyor diye yakınır durur da, bi türlü zengin turist tam olarak nasıl bir ortam, doğa, çevre, mutfak ve sosyo kültürel ambiyans talep eder diye kendisine pek sormaz. Hele hele bu konu Türk sahillerinde hiç bilimsel ve profesyonelce masaya yatırılmaz. Halbuki dünyanın en çok milyoneri ne Arap ülkelerinde, ne de Rusya’da yaşıyor. Türkiye’nin en büyük kaynak ülkesi Almanya, ‘Milyonerlerin kalesi’ oluyor...

“Almanya’daki zenginlerin sayısı –Euro-krizine rağmen- hızla büyüyor.. Dünyadaki dolar milyonerlerin sayısı, sadece iki ülkede Federal Almanya’dakilerden fazla. Bölgeler kıyaslandığında, Asyalılar, Kuzey Amerikalıların yerini aldılar. Ne dersek diyelim. Gelecek 10-15 yıllık süreçte Avrupa kıtası ekonomik açıdan bir Alman kıtasına dönüşecek.”

Baraner: “Almanya, lüks ürünlerimiz için işlenmemiş bir maden”...

Hüseyin Baraner, Alman pazarının lüks segmentteki turizm ürünlerimiz için henüz bakir bir alan olduğunu belirtiyor: “Burada tabii ki Avrupa’daki borç krizinin müsebbiplerine ve AB ülkeleri arası Almanya ya karşı iyice hissedilen siyasi gerginliğine yorum getirmeyeceğim. Sadece gelecek yıllarda yüksek segment e hitap eden ürünlerimiz için Almanya’nın halen işlenmemiş bir maden olduğunu vurgulamak istediğimi yazacağım.

Türkiye olarak Almanya’da son on yılda yıllık 4-5 milyon turist arasında turist alıyoruz. Bu sayı artık oturdu ve her yıl çok küçük artışlar gösteriyor. Sözün kısası Alman pazarında yeniden kurumsal bir sıçrama yapmanızın zamanı geldi. Almanlar deniz, kum ve  güneş’e tapıyorlar. All Inclusive çok önemli. Bunlar doğru oldığunu biliyoruz.”

“Lifestyle öne çıkmalı”...

Türk turizminin “daha sağlam temellere” oturması için, müşterilerin taleplerini “daha dikkatli ve samimi” dinlememiz gerektiğini vurgulayan Baraner, zengin Alman turiste ulaşmanın, zengin Rus turiste ulaşmak kadar kolay olmadığını belirtiyor:

“Almanya 80 milyonluk büyük ve verimli bir ülke. Almanların sevdikleri ve tükettikleri daha birçok değişik turizmi ürünü var…  Zengin Alman profiline uygun lifestyle ürünlerini ön plana çıkarıp Alman müşterinin gerçek taleplerini  daha dikkatli ve samimice dinlersek turizmimiz daha sağlam temellere oturur. 

Zengin Alman’a, bir Rus zenginine ulaştığınız kadar kolay ulaşamazsınız...

Baraner sözlerine şöyle devam ediyor: “Zengin Alman’a, bir Rus zenginine ulaştığınız kadar kolay ulaşamazsınız. Hele zengin Alman müşterilere süslü ürünler ile hiç ulaşamazsınız. Birde halen  12 ay turizm diyorsanız, o zaman  bu hedefe hiçbir zaman Alman müşteri olmadan erişemeyeceğimizi şimdiden söylüyorum.

Bence Türkiye Almanya’dan bir 5 milyon turist daha çıkarır, çıkarmalıdır. Yani 10 milyon Alman turiste ulaşabilmek için yeni bir hamle, yeni bir atak, yeni bir vizyon gerekmektedir. Gelecek yıllarda  Türkiye’nin en önemli konularından biri  olacak ‘Kentsel Dönüşüm Projeleri’nin sorumluları ‘Old Germany’i bir etüt etsinler.

Bizim atalarımız ekmeğini taştan çıkarırdı. Alman turizm kentleri ise  taştan büyük servet kazanıyorlar. Hüseyin Baraner, Alman kaynaklarından tercüme ettirdiği bir haber paylaşmak ve okuyucularının ‘Yorumu kendilerinin yapmasını’ istiyor:

Zenginler kulübünün üye sayısı Almanya giderek artıyor. Görünüşe göre Euro-krizi, buradaki servet sahiplerine dokunamıyor. ‘World Wealth Report (Dünya Servet Raporu) 2012’ye göre, Almanya’daki milyonerlerin sayısı ortalamanın üstünde büyüdü.

Çalışma, ‘High Net Worth Individuals (Yüksek Safi (net) Servet Sahibi Kişiler)’ diye adlandırılan ve ‘HNWI’ bireyleri değerlendirmiş. Değerlendirmeye bir milyon doların üstünde yatırım yapılabilir bir servete sahip olan bireyler dahil edilmiş. Kendi kullandıkları emlak ve değerli obje koleksiyonlarının mali değerleri hariç tutulmuş.

Bu çalışmaya göre Almanya’daki HNWI bireylerinin sayısı 2011 yılında bir önceki yıla göre yüzde 3’lük artışla 923.900’den 951.200’e çıkmış. Bu rakamla birlikte Almanya, dolar milyonerlerin çokluğu bakımından ABD ve Japonya’dan sonra dünyada üçüncü sırayı alıyor. Bu rakamlara göre bu üç ülkede yaşayan HNWI bireylerinin sayısı, dünyadaki HNWI bireylerinin yarısından fazlasına, yüzde 53,3’üne sahip. Bu rakam, geçen yılki yüzde 53,1’e göre hafif artmış görünüyor.

Geçen yılla kıyaslandığında, dünya genelindeki zenginlerin sayısında da –hafif de olsa- bir artış var: 2010 yılında yüzde 8,3’lük güçlü artıştan sonra, 2011’de bu artış yüzde 0,8 büyüyerek, 8 milyona çıkmış. Bu büyümedeki aslan payı, 1 ila 5 milyon dolarlık servete sahip olan zengin bireysel yatırımcılar grubuna ait.

Bu konuda 2011 yılında Asya-Pasifik bölgesi özel bir patlama yaşandı: Bu bölgede HNWI bireylerinin sayısı yüzde 1,6 artarak, 3,37 milyon kişiye çıktı. Böylece Asya-Pasifik bölgeler yarışında bugüne kadar birinci konumda olan ve 3,35 milyon milyonere sahip olan Kuzey Amerika’nın yerini alıyor. Ancak Kuzey Amerika’da bulunan HNWI bireylerinin toplam serveti, 11,4 trilyon dolar ile halen birinci konumda. Asya-Pasifik bölgesindeki aynı rakam 10,7 trilyon doları geçmiyor.

Dünya genelindeki milyonerlerin sayısı artarken, 2011 yılında her bir milyonerin serveti ortalama olarak azaldı: Dünya genelinde bu bireylerin toplam serveti yüzde 1,7 oranında düştü. Şimdi artık toplam 42 trilyon dolara sahipler. 2008 yılında yaşanan ve dünyadaki toplam mali sermeyenin yüzde 19,5 düştüğü krizden beri ilk defa bu rakamda gerileme yaşandı. 

Süper zenginlerin sayısı azaldı: Yatırım yapılabilir en az 30 milyon dolara sahip kişiler, Ultra-HNWI bireyleri olarak adlandırılıyor. Bu bireylerin sayısı 2011’de yüzde 2,5 azalırken, toplam servetleri yüzde 4,9 oranında düştü.

Yıllık yayınlanan ‘World Wealth Report’, Royal Bank of Canada bünyesinde bulunan RBC Wealth Mangement ve Capgemini araştırma şirketinin çalışmasıdır. 2012 raporu, bu çalışmanın 16. baskısıdır.