Toplum olarak bu büyük dersle yüzleşmemiz gerekiyor

Önce Beşiktaş’ta bir restoranda Ve sonrası  Şişli yemek yedikten sonra gıda zehirlenmesi şüphesiyle Fatih’te konakladıkları otelden hastaneye kaldırıldı denilen  ailede anne, baba ve iki çocuğun hayatını kaybetmesi, otelde kısa süre önce ilaçlama yapıldığının ortaya çıkmasıyla gözleri otel ve işletme ilaçlamalarına çevirdi.

22/11/2025 13:34
Toplum olarak bu büyük dersle yüzleşmemiz gerekiyor

İlhan Erer-İlkbak Deluxe Hotel & SPA Genel Müdürü

Önce Beşiktaş’ta bir restoranda ve sonrası Şişli yemek yedikten sonra gıda zehirlenmesi şüphesiyle Fatih’te konakladıkları otelden hastaneye kaldırıldı denilen ailede anne, baba ve iki çocuğun hayatını kaybetmesi, otelde kısa süre önce ilaçlama yapıldığının ortaya çıkmasıyla gözleri otel ve işletme ilaçlamalarına çevirdi. Ne yazıkki sonuç tamamen bilinçsizce yapılan ilaçlamadan kaynaklı çıkıyor.

İnsanlar elbette dışarıda yemek yiyecek, kahve içecek. Bu toplumsal bir ihtiyaçtır. Ancak vatandaşlar mümkün olduğunca güvendikleri, mutfağını görebildikleri, şeffaf işletmeleri tercih etmeli. 

İlaçlama yaptıracak olan vatandaşların da, ilaçlama uzmanlarının sertifika ve izinlerini mutlaka kontrol etmeleri gerekiyor. Firma hangi ilaçları kullanıyorsa öğrenilmeli, bakanlığının izni ve sertifikasını bulundurmayan hiç kimseden hizmet alınmamalı. Ayrıca ilaçlama yapılacak alandan ilaçlama esnasında uzak kalınması gerektiği unutulmamalı. İşletmeler için de aynı durum geçerli.

“Bu zehirlenme vakaları bir günlük sorun değil”

Almanya'dan Türkiye’ye gelen ailemizin durumu gerçekten çok vahim bir trajedi. Yaşananlar hepimizi derinden üzdü ve öfkelendirdi. Çünkü bu tip olaylar, basit ihmaller ve vurdumduymazlığın sonuçları olarak karşımıza çıkıyor ve ülkemizi güvensiz duruma düşürüyor. Hangi bölgede yaşanırsa yaşansın bu tür vakalar bölgeye tereddütle bakılmasına sebebiyet veriyor. Ne oldu şimdi herkes teyakkuza geçti. Esas bu tür vakalar yaşanmadan bunların önüne geçmemiz gerekiyor.

Denetimler ciddi ve caydırıcı olmalı. 'Ülkemiz Güvenilir Turizm Sertifikası olan bir ülke' diye açıklamalar yapıyoruz. Ama bu belgenin arkasına bakmıyoruz. Kontrol, denetim, hiçbir faydası yok. Çünkü caydırıclığı yok. Peynir-ekmek gibi otel açılıyor. Bilinçsiz şekilde izinler verilerek, her işhanını, her binayı otele çevirdik. Parayı bulan, 'En kolay para turizm otelcilikte var' deyip, bunun eğitimini almadan, yapabilir miyim diye sorgulamadan otel açıyor.

Bu zehirlenme vakaları bir günlük sorunlar değil. Farklı gıda zehirlenmesi örneklerinin günlük hayatın içinde sıkça yaşandığını biliyoruz. Ancak bu tip büyük trajediler yaşanmadan gündeme gelmiyor.

“Ciddi bir eğitim eksikliği söz konusu”

Gündelik dikkatsizlikler de zaman zaman ölümcül sonuçlara yol açabiliyor. Bir deterjanın içeriği bilinmeyen bir su şişesine doldurulması, tuz ruhu ve çamaşır suyunun karıştırılması gibi örneklerle her gün çok sayıda zehirlenme vakası yaşanıyor. Bu olaylar büyük bir toplumsal sorun. Bunları basit bir ihmal olarak da görmemek gerekiyor. Ciddi bir eğitim eksikliği söz konusu.

Hiçbirimizin aklına aliminyum foksit ile bir ilaçlama yapılmış olabileceği gelmez!

Gıda zehirlenmesi, aslında bir enfeksiyon kapma hastalığı olarak bilinir. Bu olayda Aliminyum Fosfit kullanıldığına dair tespit mevcut. Soluduğunuzda artık geç olabiliyor. Her şeyin bilincinde olarak yapılmalı, küçük bir ihmalin neye sebebiyet vereceğinin farkında olunmalı.

Bu enfeksiyon sizi diyareye, yani halk arasındaki adıyla ishale sürükleyebiliyor; mideniz bulanabilir, halsizlik hissedebilirsiniz. Bazı durumlarda ertesi gün toparlanacak şekilde hafif mide rahatsızlıkları da görülebilir. Sonuç olarak bu tablo bir enfeksiyondur.

Ancak ciddi bir durumda nefes darlığı yaşıyorsanız, şiddetli kas krampları ve ağrılar başlıyorsa, yoğun bir uyku hali, mide bulantısı, baş ağrısı, anlam kaymaları veya çift görme gibi belirtiler ortaya çıkıyorsa, elbette acilen hastaneye başvurulmalıdır. Fakat hiçbirimizin aklına deterjanla hazırlanmış bir kahvenin içilebileceği ya da konakladığınız otelde havalandırma yapılmadan son derece toksik bir kimyasalla ilaçlama yapılmış olabileceği gelmez. 

Gazların çoğu kokusuz ve tatsız

Yaşanan otel vakasında kimyasal kaynaklı, fumigasyon tipi gazla yapılan ilaçlamalarda ortamın mutlaka birkaç gün kapalı tutulması, ardından uzun süre havalandırılması gerekiyor. Bu gazların çoğu kokusuz ve tatsızdır. İnsanlar zehirlendiklerini ancak ciddi semptomlar başladığında anlayabilir. Bu nedenle işletmelerimizin  sorumluluğu çok büyüktür.

Merdiven altı ürün ve yetkisiz kişilerce ilaçlama izni verilmemeli ve müsaade edilmemelidir. İlaçlamanın, yalnızca Sağlık Bakanlığı ve Tarım Bakanlığı tarafından sertifikalandırılmış uzman firmalar tarafından yapılması gerektiği kanatindeyim. İlaçlama merdiven altı ürünlerle ya da yetkisiz kişilerce yapılmamalıdır.

Kullanılan kimyasalların sertifikaları kontrol edilmeli, yapılacak işlem komşulara ve yönetime mutlaka bildirilmelidir. Fumigasyon uygulanacaksa yalnızca hedef alan değil, diğer katlar da etkilenebilir. Bu yüzden herkesin bilgilendirilmesi şarttır.

İşletmelerin sorumluluklarını görmezden gelme lüksü yoktur!

Toplumsal farkındalığın artırılması gerektiğini düşünüyorum. Denetimlerin caydırıcı biçimde sürmesi gerektiğini ve işletmelerin sorumluluklarını görmezden gelme lüksünün olmadığını düşünüyorum.

Buradan özellikle işletmelerimize sesleniyorum:

Sürekli 'Denetim, denetim’ diyoruz ama, her bir insanın başına ne bir polis, ne de bir zabıta dikilebilir. İstediğiniz kadar denetim yapılsın, kişiler kendi sorumluluklarını bilmediği sürece maalesef zehirlenme vakaları da, ölümler de devam eder. Öncelikle bunun anlaşılması gerekiyor. Çünkü bu insanlar toplumun içinden; hepimizin arkadaşı, dostu veya komşusu. Ölenler de öyle, bu ölümlere sebebiyet verenler de öyle. Toplum olarak bu büyük dersle yüzleşmemiz gerekiyor. İkincisi, denetimlerin hiçbir şekilde taviz verilmeden ve caydırıcı biçimde sürdürülmesi şarttır.


Önemli haberleri kaçırma!

E-posta bültenine abone ol:

Tüm güncellemelerden e-posta yoluyla haberdar olun.