Relais & Châteaux üyesi Museum Hotel, "Chefs at the Museum" serisinin merakla beklenen etkinliğinde, Türk mutfağının genç yeteneği Şef Saygın Sesli ile Meksikalı Michelin yıldızlı Şef Rodrigo Rivera Río'yu 25 Ekim akşamı unutulmaz bir "Four Hands Dinner" için bir araya getirdi. Anadolu terroir’ü ile Meksika’nın çağdaş tatlarını Kapadokya'nın büyülü atmosferinde buluşturan gece, gastronomi tutkunlarından yoğun ilgi gördü.

İki Kültür, Eşsiz Bir Menü

Lil’a Restaurant’ın Relais & Châteaux “Rising Chef” ödüllü Şefi Saygın Sesli ve Meksika’nın gastronomik yükselişini temsil eden, Michelin Rehberi tarafından ödüllendirilen Koli Cocina de Origen’in Baş Şefi Rodrigo Rivera Río, iki farklı coğrafyanın mirasından ilham alarak tek gecelik özel bir menü tasarladı.

Sürdürülebilirlik odaklı yaklaşımı ve yerel malzemelerle global tatlar yaratma becerisiyle tanınan Şef Sesli, Şef Río'nun modern ve geleneksel Meksika lezzetleriyle birleşen menüsü ile Kapadokya'da eşsiz bir lezzet şöleni sundu.

Akşamın Yıldızları: Sunulan Menü

Gecenin menüsü, iki şefin yaratıcılığını ve uyumunu gözler önüne serdi:

•    Toprakları: Atropellado Kroketi, Aşk Havyarı & Yavru Keçi Infladita, Avokado

•   Olga Hernández: Karpuz, Labne, Bal, Pikan Cevizi & Siyah Fasulye

•  Antep Fıstıklı Pipían ve Karides: Karides, Hindistan Cevizi Sütü, Salatalık, Trüf ve Hoja Santa Yaprağı

•  Nuevo León Mirası (Meksika): Kuzu Barbacoa, Siyah Mole ve Domates

•   Carne Asada: Picaña SRF, Siyah Sarımsak Adobo, Patates, Yanık Domates, Pancar & Deniz Tuzu Köpüğü

•  Keçi Sütlü Mostachon: Süt Karameli, Yoğurt, Beyaz Çikolata, Zeytinyağı & Havyar

Museum Hotel’den Gastronomi Vizyonu

Etkinliğin başarısıyla ilgili konuşan Museum Hotel Kurucu Ortağı ve Lil’a Restaurant Kreatif Direktörü Tolga Tosun, “Museum Hotel olarak gastronomiyi yalnızca bir hizmet değil, kültürel bir anlatı biçimi olarak görüyoruz. Relais & Châteaux ailesinin bir üyesi olarak, dünya mutfaklarının yaratıcı temsilcilerini Kapadokya’da ağırlamak bizim için hem bir sorumluluk hem bir heyecan. Bu gece, sadece iki şefin değil, iki kültürün diyaloğuydu. Anadolu’nun kökleriyle Meksika’nın enerjisini bir araya getirdik" dedi.

Sınırlı kontenjanla gerçekleşen bu özel gece, Kapadokya’yı uluslararası Michelin yıldızlı şeflerle buluşturarak bölgenin bir lezzet destinasyonu haline gelme yolunda önemli bir adım daha atılmasını sağladı.