Hangi ülkede nasıl pazarlık yapılır?
Satıcı ve alıcının bir ürün ya da hizmetin fiyatını ya da alışverişin niteliğini tartıştığı bir müzakere türü olan pazarlık özellikle Çin, Türkiye ve Mısır gibi ülkelerde oldukça sık başvurulan bir yöntem.

Ürün küçük de olsa büyük de olsa müşterinin daha düşük, satıcının daha yüksek fiyat için ısrar etmesi hemen hemen her alışverişte gördüğümüz bir ritüel. Ayrıca bu ülkelerde pazarlık, sadece indirimli ürün almak için değil, dolandırılmamak için de gerekli. Satıcılar pazarlık payı bırakarak kazanmayı beklediklerinden daha yüksek bir fiyatlandırma yapıyor. Durum böyle olunca kandırılma ihitmalimiz ve korkumuz da oldukça artıyor.
Pazarlık etme sanatı ya da bilimi yalnızca tasarruf etmekten daha fazla şey ifade eder. Birçok ülkede pazarlık, çocukların bile küçük yaşlarda öğrendiği bir gelenektir. Akdeniz ülkelerinin bir çoğunda etkiket fiyatı başlı başına bir tartışma sebebidir. Pazarlık, satıcı ve turist arasında anlaşmaya varmak amacıyla başvurulan kabul görmüş ve satıcılar tarafından beklenilen bir metoddur. Avrupa'da ise, mağazalarda pazarlık yapmak sadece güney bölgelere has bir durumdur, ancak her yerde bit pazarları ve sokak satıcılarıyla fiyatlar üzerinden tartışabilirsiniz.
Seyahat ederken, pazarlık yapmanın uygun olup olmadığına karar vermelisiniz. Londra'da büyük bir mağazada tüvit bir şapka için “teklif yapmak” pek de hoş karşılanmazken, aynısını bir Yunan pazarında yapmamak akılsızlık olacaktır. Eğer bir fiyatın sabit olup olmadığını öğrenmek istiyorsanız, ilgi duyduğunuz parça için “Bu çok pahalı” deyin. Satıcı ilk teklifi yaparsa, bu fiyatta yüzde 2'lik bir düşüş de olsa, fiyat etiketi sabit değil demektir: Hemen pazarlığa girişin.
İşte pazarlığın kabul gördüğü bazı Asya, Orta Doğu, Latin Amerika ve Avrupa ülkelerinde seyahat ederken işinize yarayabilecek 10 öneri:
1. Yerlilerin ne kadar ödediğini öğrenmek için dolaşın.
Aynı bit pazarı hatta aynı tezgahtaki fiyatlar bile satıcılar arasında genellikle büyük değişkenlik gösterir. Eğer fiyatlar yazılı değilse, çifte standart uygulandığını farz edin: Biri yerliler için, biri sizin için. Satıcılar çoğunlukla turistlerin zengin olduklarını düşünürler.
2. Ürünün sizin için değerini belirleyin.
Fiyat etiketleri çoğunlukla anlamsızdır ve ürünün sizin gözünüzdeki gerçek değerini değiştirmeye yararlar. Satıcıların yaptığı aslında psikolojik bir oyundan başka bir şey değildir. Birçok turist fiyatı yarı yarıya düşürdüğünde iyi bir iş çıkardığını düşünür. Dolayısıyla satıcılar da fiyatları dört misli arttırır ve turistler mutlulukla makul değerin iki katını öderler. En iyisi, fiyat etiketini görmeden önce ürünün sizin gözünüzdeki değerini belirlemenizdir.
3. Satıcının inebileceği en düşük fiyatı belirleyin.
Satıcılar herhangi bir satışı kaçırmaktan nefret ederler. Fiyatı indirmeye çalışın; ancak kafanızdaki fiyata kadar indiremiyorsanız, uzaklaşın. Siz köşeyi dönerken satıcının arkanızdan bağırdığı fiyat çoğunlukla elde edebileceğiniz en düşük fiyattır. Eğer bu fiyat size uyuyorsa, dönün ve satın alın. Ayrıca fiyatlar çoğunlukla gün sonunda satıcılar işlerini bitirmeye başlarken düşme eğilimi gösterirler.
4. Hevesinizi kendinize saklayın.
Satıcının içinizdeki “Bunu satın almalıyım!” isteğini görmesi, en iyi fiyatı hiçbir zaman alamayacağınız anlamına gelir. Bunun için üçüncü bir kişiyi devreye sokun. Azalan bütçesi için kaygılanan, fiyatı beğenmeyen ya da sıkılan ve otele dönmek isteyen bir arkadaşınızı kullanın. Bu numara fiyatı daha hızlı düşürmenizi sağlayabilir.
5. Satıcıyı bilgi dağarcığınızla etkileyin.
Bu şekilde satıcının size saygı duymasını sağlar ve muhtemelen kaliteli bir ürün alırsınız.
6. Birden fazla ürün için indirim isteyin.
Toptan satın aldığınız takdirde satıcının size daha iyi bir fiyat verip vermediğine bakın (örneğin bir kolye yerine üç kolye almak gibi). Satıcılar ne kadar fazla satabileceklerini düşünürlerse, o kadar esnek olabilirler.
7. Kredi kartı kabul eden tezgahlarda nakit ödemeyi teklif edin.
Pazarlarda çoğu şey için nakit ödeme kabul edilir; ancak pahalı ürünler (değerli takı, sanat eseri, vb.) satan bazı satıcılar kredi kartı da kabul ederler. Bu satıcılar genellikle kredi kartı bedeli ödemek istemedikleri için, nakit öderseniz fiyat konusunda uzlaşmaya varmada daha istekli davranırlar.
8. Satıcıya paranızı gösterin.
Gerçekten paranızı elinize alın ve satıcıya “elinizdeki tüm paranın” bu olduğunu ve münakaşa ettiğiniz ürün için bu kadar verebileceğinizi söyleyin. Satıcı baştan çıkarak paranızı almayı kabul edecektir.
9. Kurallara uyun.
Acele etmeyin. Pazarlık etmek aceleye gelmez. Fiyatı indirme yetkisi olduğundan emin olduğunuz biriyle muhatap olduğunuzdan emin olun. Dikkatlice fiyat verin. Eğer bir satıcı fiyatınızı kabul ederse (ya da siz ederseniz), ürünü almak zorundasınız.
10. Eğer fiyat çok yüksekse, oradan uzaklaşın.
Satıcının zamanını çaldığınız için endişelenmeyin. Satıcılar her işi bitiremeyeceklerini bilen deneyimli işadamlarıdır. (BusinessHT)
Önemli haberleri kaçırma!
E-posta bültenine abone ol: