Gelin Antalya’yı Dünya’nın En Kadın Dostu Kenti yapalım

Konuşmasına Kadın Cinayetleri ve Kadına yönelik şiddete değinerek başlayan Adil Gürkan, bu vahşetin artık gazetelerin üçüncü sayfalarında bile yer bulamadığını vurguladı. Kadın cinayetleri haberlerinin de çok sınırlı bir etki yaptığını söyleyen Gürkan, bu haberleri unutmamamız gerektiğini belirtti.

Kendisini sıkı bir kadın hakları savunucusu olarak ifade eden Adil Gürkan, konuşma amacının bu acıyı her zaman gündemde tutmak olduğunu ifade etti. Şiddet ve cinayet haberleri ile ilgili konuşmasının ardından, özellikle çalışan annelerin hayatımızdaki önemine değine Gürkan, çalışan Annelerin aslında evin CEO’su olduklarını anlatan bir sunum yaptı.

Çalışan anneler Muhteşem CEO’lardır

“Bir Çalışan Anne, 1 haftada; En Başarılı Şirket CEO’sunun 1 yılda yaptığından; daha fazla iş yapar, daha fazla karar alır, daha fazla sorun çözer, daha fazla kriz yönetir” diyerek sunumu anlatan Gürkan, çalışan anneleri Muhteşem CEO’lar olarak niteledi.

Sunumun son bölümünde konuyu Antalya Turizmi ile ilişkilendiren Gürkan, Antalya’nın bu alanda atacağı adımlar ile büyük prestij kazanabileceğini vurguladı.

Antalya’nın marka kent olması için sadece konaklama, mutfak gibi alanlarda atılacak adımların yeterli olmayacağını söyleyen Adil Gürkan, kadın dostu kent algısının en güçlü avantajlardan birisi olduğunu vurguladı.

Kadın Dostu kent olarak kabul edilmek için;

Kadınların sağlık, eğitim ve sosyal servislere kolayca erişimi sağlanmalı. İş bulmada erkekler ile aynı şansa sahip olmalarının şartları olmalı. Güvenlik, ulaşım, barınma gibi kentsel servislerden yararlanabilmelerinin önü açılmalı.

Kadın dostu kent olarak Antalya’nın bu alanda güçlenmek için gereken bütün şartlara sahip olduğunu anlatan Gürkan, bu avantajın turizmde büyük bir etkisi olacağını ifade etti.