GELENEKSEL TÜRK MİSAFİRPERLİĞİ

Adil Çulhaoğlu 31/12/2019 23:40

“Turist, bizim misafirimiz olduğuna göre, ona ikram etmeliyiz. Bulunduğumuz yerin en ilgi çeken köşelerini göstermeye çalışmalıyız.” Bu satırlar Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın 50. kuruluş yıl dönümünde Lütfi Kırdar Uluslararası Kongre ve Sergi Sarayı'nda açılan "Seyyahinden Turizme" temalı sergide, yer alan bastırılan « Turist nedir, kimdir » başlığıyla hazırlanan yazıda yer alıyor. Bana göre kaynağı Misafir Odası geleneğimizde gizli

Evlerimizdeki misafir odalarının dokunulmazlığı biz çocuklar için hep var olmuştu. Misafir geldiğinde, her zaman kullanıma hazır, temiz ve bakımlı tutulan bir oda. Odada misafirin ihtiyacı olan her şey vardı. Çay şeker, kolonya gibi misafire tutulacak malzemeler bir sandık ya da dolapta saklanırdı. Biz çocuklar için odaya girmek hemen hemen yasaktı. Kapısı kilitliydi.

Köy konaklarında köye gelen yabancı misafirlerin kalabileceği bir oda sürekli hazır bekletilirdi. Bu misafir odalarında genelikle boydan boya uzanan sedir üzerine yataklar serilir, köyün ileri gelenlerince imece usulü ile misafirlere yeme içme ihtiyaçları karşılanırdı. Kasabalarda ise hanlar, pansiyonlar ve bir kaç lokanta gelen yabancıların ihtiyaçlarını karşılayabiliyordu.

Günümüzde turizmin gelişmesiyle, ülkemizin birçok yerinde her sınıftan pansiyon, motel, otel gibi konaklama mekânları ortaya çıkınca otel odaları misafir odalarının yerini almaya başladı. Ama evlerimiz küçülse de, odanın yerini evin salonu alsa da Türk aile geleneğinin misafir odası var olmaya devam ediyor.

Evlerimize gelen misafirleri ağırlama geleneğimiz, turizm sektöründe hizmet veren her türden çalışanımız tarafından tatilcilere aktarıldığı ve yaşatıldığı görülüyor. Her gittikleri yerde bir çay, bir kahve ikram edilmesi, düğünlere bile davet edilmeleri gelen yabancı turistler için çok farklı ortamlarda bulunmalarını sağlıyor. Ülkemize gelen yabancı turistlerin konaklama tesislerimizde, alışveriş yerlerinde geleneksel misafirperverliğimizle ağırlanmaları, turist değil, misafir olarak kabul edildiklerini hissetmeleri, beraberlerinde götürebildikleri her türden hediyelik eşyadan daha değerli anılarla memnun bir şekilde ülkelerine dönmelerini sağlamaktadır.

Turist olarak gelip, seneye buluşmak üzere diyerek arkadaş olarak ülkelerine dönen turistlerin, ülkemizin yurt dışında tanıtılmasındaki katkısının azımsanmayacak kadar büyük olduğu bir gerçektir.

Türk Turizminin en büyük hazinesi olarak kabul edilen Türk Misafirperliği, son yıllarda hızla gelişen turizmimiz ve yabancı ziyaretçi sayısının artmasında rol oynayan en büyük faktör olduğu, korunması gerektiği özelilkle yabancı turizm sektör temsilcilerince ifade ediliyor.

Yazımı buradan alıntılarla tamamlamak istiyorum.

Turistin bir müşkülü yoksa, kendi işleriyle, arkadaşlarıyla veya ailesiyle meşgul ise kat’iyen misafirlerin başına toplanıp, onları rahatsız etmemeliyiz. Turiste yiyeceğin, içeceğin en iyisini, en tazesini ve en temizini vermeliyiz. Turizmde temizlik esastır. Lokantalarımızı, otellerimizi, motellerimizi, garsonlarımızı, vasıtalarımızı herşeyimizi son derece temiz tutmalıyız.