Bathonea kazısına, AKB'den büyük destek...

Küçükçekmece Gölü kıyılarında Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Kocaeli Üniversitesi adına Yrd. Doç. Dr. Şengül Aydıngün’ün başkanlığında-İstanbul Üniversitesi Başkan Yardımcılığı'nca yürütülen Bathonea kazısına 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı’ndan da destek geldi.

Turizm Aktüel Turizm Aktüel 31/12/2019 23:40
Bathonea kazısına, AKB'den büyük destek...

Bakanlar Kurulu kararıyla sürdürülen, Kültür ve Turizm Bakanlığı, İstanbul İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü, Kocaeli Üniversitesi, Küçükçekmece ve Avcılar Belediyeleri'nin  de desteklediği kazı, 2010 Avrupa Kültür Başkenti Kültürel Miras ve Müzeler Direktörlüğü’nün katkısıyla daha da güçlendi. Bathonea Kazısı, aldığı bu enerjiyle geçmiş yıllarda olduğu gibi 2011’de de İstanbul’un önemli arkeolojik olaylarından biri olmayı sürdürecek.

 

Çalışmalara, 2007 yılında Küçükçekmece Gölü kıyılarında İTA İstanbul Tarih Öncesi Çağlar Projesi kapsamında Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın onayı doğrultusundaki yüzey araştırmasıyla başlandı. İstanbul merkezine 20 kilometre uzaklıkta, yakın zamana kadar kimsenin dikkatini çekmeyen bölge; yüzey araştırmasının daha başında aslında bir tarih hazinesini sakladığının ipuçlarını verdi; Prehistorik dönem taş aletler, Neolitik seramikler, Helenistik dönem amfora parçaları, Roma dönemi sütun ve sütun başlıkları ile Bizans döneminden kalma pek çok eser bulundu.

 

Antik Fener ve Limanlar bulundu…

 

2008 yılında bölgedeki cangıla dönüşen bitki toplulukları ve çalılar temizlendiğinde göl kıyısında biri büyük, diğeri nispeten daha küçük iki adet antik limana rastlandı. Çok düzgün kesimli taş blokların limana ait duvarlar olduğu belirlendi. Kıyı ve göl içinde sonarla yapılan aramalarda duvarların 2 km’yi geçen uzunlukta olduğu ortaya çıktı. Duvar sıraları buranın önemli bir ticaret ağına sahip bir limana ait kalıntılar olduğunu gösterdi. Kalıntıların bir ucu göl içinde rıhtım şeklinde uzanıyordu.

 

Kocaeli Üniversitesiyle birlikte, İstanbul Üniversitesi Prehistorya Anabilim Dalı öğretim görevlisi, Bathonea Kazı Başkanı Yardımcılığını da yürüten Dr. Emre Güldoğan, Su altı çalışmaları Alan başkanı olarak, KKTC Doğu Akdeniz Üniversitesi Sualtı Görüntüleme ve Araştırma Merkezi Başkan Yardımcısı Hakan Öniz ve Hollanda Lahey Üniversitesi’nden Ümran Yüğrük Planken ve Bristol, Cambridge, Madrid Autonoma. Üniversiteleri ile Türk Üniversitelerinden pek çok bilim dalından uzmanların yürüttüğü kazıya Avusturya Bilimler Akademisinden de katılımlar var.

 

Kültür ve Turizm Bakanı Sayın Ertuğrul Günay’ın destekleriyle 2009’da Bakanlar Kurulu kararı verilerek bölgede kazı izni çıktı.İlk kazma basın toplantısıyla vuruldu. Jeoradarla yapılan çalışmalarda halk arasında  ‘Ecdad Yolu’ denen, Roma İmparatorluk yollarından ‘Via Egnetia’ olduğu sanılan 6 metre ile 3,5 metre arasında değişen genişlikte bir antik yol ortaya çıkarıldı. Sahada çeşitli yapı kalıntısı izlerine de ulaşıldı.

 

Kazının 2010 yılı çalışmalarında yine önemli bulgulara ulaşıldı. Limana kadar inen antik yolun ana bir yoldan yan yollara planlı bir şekilde dağıldığı, kavşak oluşturacak biçimde meydanlara bağlandığı tespit edildi.

 

Ele geçen küçük buluntular arasında MS. 1-2 yüzyıllara tarihlenen İstanbul Üniversitesinden Prof. Dr. Mustafa H. Sayar tarafından okunan Roma dönemine ait yazıtlı ve kabartmalı bir mezar steli, Prof. Dr. Oğuz Tekin tarafından değerlendirmesi yapılan İmparator Justinyanus’tan itibaren başlayan değişik imparatorlar döneminde bastırılmış sikkeler bulundu. Kazı alanında Roma, Bizans ve Osmanlı dönemlerine tarihlenen çanak çömlek parçaları ile Hellenistik yapı tekniği izleri taşıyan, sonradan şapele dönüştürülmüş ve Bizans döneminde depremlerle yıkılmış apsisli bir yapı kalıntısına da ulaşıldı. Yapının duvarları altında birbirine sarılmış durumda, MS. 1034-1041 tarihleri arasında yaşanan ve deprem uzmanlarının 8 şiddetinde tarihsel bir depremle öldüklerini düşündüklari üç kişilik bir iskelet gurubuna da rastlandı.

 

Sonarla yapılan çalışmalarda sualtında da  pek çok mimari kalıntının olduğu  belirlendi. Limandaki çalışmalarda gemilerin nasıl yükleme boşaltma yaptığı, rıhtım yapılarının inşa tekniği anlaşıldı.Çalışmalar sonucunda göl içinde tespit edilen Antik Fener kalıntısı, Küçükçekmece çevresinde söylenegelen “Gölün içinde cami var” efsanesini de yıktı. Bu fener İskenderiye ve Patara’dan sonra dünyadaki üçüncü antik fener kalıntısı olması nedeniyle de önemli. Göl üzerinde yapılan sonar taramalarında ise büyük boyutlu demir çapalar tespit edildi.

 

Basında Bathonea:

 

Bathonea kazısı, ulusal ve ulaslarası medyada büyük yankı uyandırdı. Günlük gazeteler, televizyonlar ve dergiler kazıya geniş yer verdi. Amerikan  Arkeoloji Enstitüsü yayını “Archaeology 2009” yılın en önemli arkeolojik keşifleri listesinde Bathonea’yı  ilk on beş içinde gösterdi. Arkeoloji dünyasının ilgiyle izlediği dergide 2009 yılında Türkiye’den sadece Bathonoea kazısı yer aldı. Bunun yanında İngiliz Heritage Key adlı Kültürel Miras Kurumu da Bathonea’yı 2009 yılının dünyanın dördüncü büyük keşfi olarak gösterdi.

 

 


Önemli haberleri kaçırma!

E-posta bültenine abone ol:

Merak etme spam mailler gelmeyecek.