Bacasız sanayinin dumanı tütmez oldu!
Bacasız sanayinin yakıtını, yani, ülkenin 40 küsur milyon turistini getiren sağlayan seyahat acentalarından bahsediyorum.
Seyahat acentalarından bahsediyorum, 7 düveli gelin görün gezin, yaşayın diyerek ülkemize çağıran, onların düşündüklerinin de ötesinde sağladığı servis olanakları ve halkının doğal misafirperverlik geleneğiyle bağrına basıp öyle yolcu eden, sektörün böbreğinden beynine, ciğerinden midesine kanı müthiş damar sistemiyle yolcuları enjekte eden, uçağından otobüsüne, kiralık araç sektöründen taksisine, yamaç paraşütü’nden balonuna, yatçısından adalara sefer yapan motorcusuna, konaklama sektöründen rehberine, alış veriş merkezlerine, halı, çömlek, taş, kuyum, tekstil hediyelik eşya satana, eğlence sektörüne neredeyse 1.450.000 çalışana iş getiren, bunları üstüne üstlük yurt sathına yaptığı programlarla yayan seyahat acentalarından söz ediyorum.
Hepinizin bildiği şeyleri daha fazla başka notadan çalmanın gereği yok.
Seyahat acentaları ayakta kalmadığı takdirde bu kadar turisti bu ülkeye getirecek bir başka enstrüman turizm sektöründe yok. Turist sayısına oranla belki biraz fazla artış olsa da seyahat acentalarının sayısı pek de abartılı değildir.
Her seyahat acentası turist getirmiyor olabilir. Ancak getirmeyenlerin de bu ülke ekonomisine çok ciddi parasal ve sosyal katkıları vardır. Tur operatörünün, seyahat acentasının yurt dışından getirdiklerine bir çok hizmeti burada işbirliği yaparak ya da cazip teklifler sunarak, tur operatörünün yapamadıklarını, sunamadıklarını sunarak, aynı kasapların yaptığı gibi, etin dışında kalan ne varsa, paçadan beyine, kemiğinden yününe, postuna her şeyi değerlendirirler.
HAYAT ÖPÜCÜĞÜ
Bilindiği üzere Kültür ve Turizm bakanlığımız geçmiş bakanların görev aldığı dönemlerden başlayarak son Bakanımıza kadar Seyahat acentalarına çeşitli adlar altında parasal destek vermiştir. Bunun adı kimi zaman broşür desteği, kimi zaman tanıtım desteği, kimi zaman uçak yakıtı desteği, kimi zaman Yolcu gemilerine getirdikleri turist başına parasal destek veriştir. Bunun rakamı o dönemdeki rakamlarla ifade edilmesi gerekirse 900milyon TL, yani 300 milyon €uro civarında ya da üzerinde bir rakamdır. Yaklaşık olarak Seyahat acentası başına 100.000tl tutan bu destek bir nefes aldırma, ayakta tutma, hayatta tutma desteğidir, “Hayat Öpücüğü’dür”.
Bir TÜRSAB Genel Kurulu’nda yaptığım konuşmada bu destekten her ne kadar seyahat acentalarımız yararlanıyor görünse de, desteğin acentalarımız üzerinden yabancı tur operatörlerinin cebine gittiğini, yabancı turistin cebine para koymanın değil, doğrudan seyahat acentalarına parasal destek sağlamanın, bu kaynağın 80-90 civarındaki seyahat acentamızın aracılığıyla yabancı turistin cebine, zaten ucuz olan ürünlerimizin daha da ucuza gitmesini sağlamak yerine, eşit olarak mevcut tüm seyahat acentalarına dağıtılmasını önermiştim.
ŞİMDİ TAM ZAMANI
Şimdi tam zamanı ve yeridir. Bu tür desteği tüm seyahat acentalarına, yaşamlarını sürdürebilmeleri için gibi görünse de, aslında gelecek günlerde turistin Türkiye’ye akışını sağlamayı garanti altına alacağı düşünülerek bu desteğin ilk elden ve gecikmeden yapılmasında yarar vardır. Bu paranın karşılığı gelir mi diye kimse kuşkuya kapılmasın.
Biz bunu garanti ederiz. Nasıl mı?
Seyahat acentalarının yeni bir düzenlemeyle belgelerinin devrinin mümkün olacağı maddesi yanında, belge satışından bu katkı miktarının satış, el değiştirme aşamasıyla birlikte yeni belge sahibinin bakanlığa bu ücreti geri ödemesi kaydıyla geri ödeme hiçbir kuşkuya gerek duyulmadan sağlanmış olur.
Top Hükümette. Umarım Sayın Kültür ve Turizm bakanı bu kaynak için maliye bakanlığını ikna etmekte zorluk çekmez. Başlıkta da belirttiğim gibi bu destek birçok Seyahat Acentası için ‘’hayat Öpücüğü’’ niteliğinde olduğu kadar Türk Turizmi açısından da önemli bir rahatlama nedeni olacak, Seyahat Acentaları yanında sektör rahatlayıp derin bir oh çekecektir.
Sayın Kültür ve Turizm bakanının en son açıkladığı paket, bkonaklama sektöründeki çalışanları bir ölçüde rahatlatmış, borçlu konaklama sektörüne kredi ertelemeleri gibi desteklerle hayat öpücüğünü sosyal devlet ilkesi gereği yerine getirmiştir.
Seyahat acentalarına da özellikle yaz döneminde çalıştırtacakları elemanlar için ‘’Askıda personel’’ uygulaması yapıldığı takdirde, bir çok eski ya da yeni eleman barındıracak seyahat acentaları da bu kapsamdan yararlanarak hem geçmiş yıllarda mevsimlik çalışıp tekrar iş bekleyen, hem de yeni iş bekleyen elemanlara da katkı sağlanmış olacaktır.
Umarım Rehber arkadaşlarımız da kendi odaları kanalıyla benzer amaçlı önerilerini iletmekte gecikmez. Aksi takdirde hayat normale döndüğünde iş yapacak rehber kalmayabilir, ki geçmişte bunun bir çok örneğini hem de bu kadar ağır bir sarsıntıyı yaşamadığımız yıllarda gördük.
Bu önerileri ilgili mercilerin dikkatine değerlendirmeleri, yaralanmaları amacıyla sunuyorum.
Aksi halde, bacasız sanayiinin bacakları kırılmış, bacaksız sanayiye dönüşmesi kaçınılmazdır.
Önemli haberleri kaçırma!
E-posta bültenine abone ol: