TÜYAP 31. ULUSLARARASI İSTANBUL KİTAP FUARI

Hatice Arısoy Hatice Arısoy 31/12/2019 23:40

Tam 30 yılı geride bıraktı TÜYAP KİTAP FUARI. Yıldan yıla gelişerek uluslararası nitelik kazandı.

 

17-25 Kasım 2012 tarihleri arasında 620 yayınevi ve sivil toplum kuruluşunun katılımı, 250 etkinlik ve yüzlerce imza ile kapılarını kitapseverlere açtı. Yurtdışından 40 ülke katıldı.

 

Konuk ülke: HOLLANDA idi. Ülkenin önemli edebiyat yazarları panel ve söyleşilerde bulundular.

 

Dünya Yazarlar Birliği PEN Uluslararası başkanı John Ralston SAUL başkanlığında bir heyet de fuardaydı.

 

Türkiye'nin her yerinden çoluk çocuk, genç- yaşlı, onca meşakkati göze alarak şölene katılmak için akın akın fuara geldiler, bolca kitap aldılar. Yarım milyona yakın ziyaretçisi oldu. Küçümsenecek bir başarı değil.

 

Bu yıl TÜYAP KİTAP FUARI tam bir bayram havasındaydı. Çocuklar, gençler cıvıl cıvıldı. Aileleriyle, öğretmenleriyle fuarı tam bir şenliğe dönüştürdüler. Sayısız toplantı, açık oturum ve yazarlarla kucaklaşma olanağı buldular. Aynı alanda, SANAT FUARININ eş zamanlı olması izleyenleri daha da heyecanlandırdı. Sanat galerilerini gezmek, sevilen sanatçılarla buluşmak, bilmediğimiz sanatçıları keşfetmek, tanımak da cabasıydı.

 

Fuarın onur yazarı Gülten DAYIOĞLU idi. Yazar, ana temasını "Çocukluğum Yurdumdur-Çocuk ve Gençlik Edebiyatı" olarak belirledi. Çok erken yaşta yazma bilinci edinmiş olan ve öğretmenlikten gelen donanımıyla çalışkan ve üretken bir yazar olan Gülten DAYIOĞLU tam 78 eser yaratmıştı. Yarım asırdır yazan DAYIOĞLU yaşamını; Çocuk ve Gençlik Edebiyatına adamış, umutsuzluğun değil umudun meş'alesi olmuş, duyarsızlığın, bağnazlığın, acımasızlığın karşısında yılmamış, eğilmemiştir. Çocuklarda okuma hevesi uyandıran bir dil kullanmaya özen göstermiştir. Sevgi ve umut dolu yüreğini çocuklara adamıştır. Aynı zamanda yaşamından kesitlerin olduğu "BİR YAŞAMIŞ, BİR YAZMIŞ GÜLTEN DAYIOĞLU SERGİSİ"ne üç kuşağın okurlarını tanıklık etmeleri için davet etmiştir.

 

Ben de öğretmenliğim süresince hem kendim okudum, hem de çocuklarıma ve öğrencilerime okutarak (hem de defalarca-döne döne) ufuklarının gelişimine katkı sağladım. Hala bir seferinde, açılan kompozisyon yarışmasında bir öğrencim birincilik kazanarak, yazarın tüm eserlerini ödül olarak almıştı. Bu vesileyle ben de Sn. Gülten Dayıoğlu’nu bizi zenginleştirdiği ve geliştirdiği için sonsuz teşekkürlerimle kutluyor ve sağlıkla nice güzel eserler vermesini diliyorum. Zihinlerimizi, algılarımızı açan, farkındalığımızı artıran tüm yazarlara ve TÜYAP KİTAP FUARI'nı düzenlemede emeği geçenlere de şükranlarımı sunuyorum. Ve yaratan, üreten, alınteri döken fikir emekçisi yazarlarımızın eserlerini, korsan yayınlarıyla çalanlara fırsat vermeyelim diyorum okurlar olarak.

 

Kitap ve edebiyat tedavi eder insanı. Yaralarımızı edebiyatla ve sanatla iyileştirebiliriz.

Okuyarak daha güçlü olacağız. Soran-sorgulayan insanlar olmayı, her söylenene inanmamayı öğreneneceğiz. Kitap okuyanların yüzünde umut ve aydınlık eksik olmaz. Dünyaya iyi niyetle ve aydınlık gözle bakarlar. Kitap okumak güzel bir yemek gibidir. Tadına varabilmek için sindire sindire okumalıyız.

 

Kitaplar olmasaydı uygarlığın gelişmesi olanaksızdı. Bol kitaplı günlerimiz olsun…

 

BEDAVA

 

Bedava yaşıyoruz, bedava;

Hava bedava, bulut bedava.

Dere tepe bedava,

Otomobillerin dışı,

Sinemaların kapısı,

Camekanlar bedava,

Peynir ekmek değil ama

Acı su bedava.

Kelle fiyatına hürriyet,

Esirlik bedava;

Bedava yaşıyoruz, bedava.

 

Orhan Veli KANIK

 


Önemli haberleri kaçırma!

E-posta bültenine abone ol:

Merak etme spam mailler gelmeyecek.