TÜROB yeni başkanını bugün seçiyor

Türkiye Otelciler Birliği’nin(TÜROB) 23'üncü Genel Kurulu, bugün İstanbul’da Hilton Convention Center’da yapılıyor.

21/03/2019 10:40
TÜROB yeni başkanını bugün seçiyor

Türkiye Otelciler Birliği’nin 23'üncü Genel Kurulu, bugün İstanbul’da Hilton Convention Center’da yapılıyor. Halen başkanlık görevini yürüten Timur Bayındır’ın aday olmadığı Genel Kurul’da Başkan Yardımcısı Müberra Eresin’in liderliğindeki tek liste ile seçime gidiliyor.

Türkiye Otelciler Birliği (TÜROB) 23. Olağan Genel Kurulu’nda konuşan Başkan Timur Bayındır, turizmde rakamlarda da hissedilen toparlanma ile artık yeniden yükseliş dönemine geçildiğini söyledi.

2019 için beklentiler oldukça olumlu 

Türkiye Otelciler Birliği (TÜROB) Başkanı Timur Bayındır, sektör olarak 2019 için beklentilerinin oldukça olumlu olduğunu belirterek, “2018 yılıyla birlikte rakamlarda da hissedilen toparlanma ile artık yeniden yükseliş dönemine geçebildiğimizi ifade edebilirim” dedi.

Türkiye’de turizm sektörünün en köklü ve en büyük temsilcilerinden, konaklama sektörünün çatı kuruluşu olan ve geçmişi yarım asıra uzanan TÜROB’un 23. Olağan Genel Kurul Toplantısı bugün Hilton İstanbul Bosphorus Hotel’de gerçekleştirildi. Ünlü piyanist Tuluyhan Uğurlu’nun bir konser verdiği Genel Kurul’a THY Satış Başkanı Emre Menevşe Avrupa Oteller, Restoranlar ve Kafeler Birliği (HOTREC) Başkanı Jens Zimmer Christensen de konuşmacı olarak katılım gösterdi.

Sayı değil, gelir önemli

TÜROB 23. Olağan Genel Kurul’un açılışında konuşan Timur Bayındır, “Hem doluluklarda hem ortalama oda fiyatlarımızda yüzde 10-12’lerde artış bekliyoruz. Mutlaka ve mutlaka kişi başı harcamayı, dolayısıyla gelirleri artırıcı uygulamaları devreye sokmak zorundayız. Turist sayısındaki artıştan daha çok, fiyatlarda yükselme sağlamaya odaklanmak lazım. Bu yıl ve gelecek yılların en önemli çalışması bu olmalı” diye konuştu.

Turizm sektöründe, konaklama, yiyecek-içecek hizmetleri ve seyahat acenteliği faaliyetlerini kapsayan üç alanda toplam istihdamın 2018 yılı itibariyle yaklaşık 1 milyon kişi olduğuna işaret eden Bayındır, şunları söyledi: “Sosyal, ekonomik, uluslararası ilişkiler ve ekonomik olarak etki alanı ile birlikte düşünüldüğünde, turizmin katma değerini başka bir sektörle kıyaslamamız hayli zor. 2018 yılıyla birlikte rakamlarda da hissedilen toparlanma ile artık yeniden yükseliş dönemine geçebildiğimizi ifade edebilirim.

Turizmin anlık yönetim ve koordinasyon gerektiren bir sektör olduğu anlaşıldı

Buradaki en önemli kazanım, pazar, ürün ve strateji çeşitliliği ile birlikte turizmin anlık yönetim ve koordinasyon gerektiren bir sektör olduğunun anlaşılmasıdır. Sektörün ülke ekonomisine ne kadar önemli bir katkı sağladığı, yaşanan gerileme ile derinden hissedilmiştir.

Böylelikle, turizm sadece turizmcileri ilgilendiren bir sektör değil, tüm ülke sathında en önemli döviz kazandırıcı ihracatçı bir sektör olarak yerini almıştır. Bugün, Sayın Bakanımız da bu konuyu en iyi şekilde aktaran ve aksiyon alan bir lider olarak yolumuzu açmaktadır. TÜROB olarak inancımız tamdır ki turizm sektörü yakın gelecekte, ülkemizin dünyada rekabet üstünlüğü açısından ve ekonomik açıdan ilk sırada yer alan sektörü olacaktır.

Turizmin Avrupa’ya katkısı büyük

Genel Kurul’da konuşan aralarında Türkiye’nin de bulunduğu 30 Avrupa ülkesinde 42 ulusal birliği bir araya getiren Avrupa’daki otel, restoran, bar ve cafelerin şemsiye birliği Avrupa Oteller, Restoranlar ve Kafeler Birliği (HOTREC) Başkanı Jens Zimmer Christensen de “2 milyon işletme ve 11.9 milyon çalışandan oluşan endüstrimiz, toplam AB turizm işgücünün yüzde 80'ini temsil ediyor ve yalnızca Avrupa Birliği'nde 2013-2016 arasında 1.6 milyon yeni iş yarattı.

Sektör 460 milyar Euro'yu Avrupa ekonomisine sağlarken, yaklaşık 70 milyar Euro’su KDV ödemesi olmak üzere devlet hazinelerine yaklaşık 126 milyar Euro’luk katkı sağlıyor. Turizm, özellikle Türkiye de dahil olmak üzere tüm bölgede, iş hayatı ve büyüme için büyük bir itici güç ve Dünya Turizm ve Seyahat Konseyi’ne göre Türkiye’de 2017’de 462 binden fazla iş yaratan bir sektör” dedi.

Brexit olumsuz etkileyebilir ama fırsat da olabilir

Brexit’in turizm sektörüne olumsuz etkilerinin olabileceğine dikkat çeken Christensen, “Türkiye, Avrupa'nın geri kalanında olduğu gibi Brexit konusunda yeni zorluklarla karşı karşıya kalabilir. Brexit olursa İngiltere'den hava taşımacılığı operasyonları etkilenebileceğinden, özellikle Avrupa’nın güneyini etkileyebilir. Ancak zorluklar da fırsatlar getiriyor.

Vize kolaylığı, direkt uçuşlar ve elbette ev sahibi ülkelerin turistlere karşı gösterdikleri samimiyet, büyümeyi teşvik eden temel faktörler olarak kabul edilir. Bu doğrultuda, destinasyonlar seyahat dostu bir vize ve sınır kontrol politikası geliştirmek isteyebilir. Bu daha fazla turist çekebilir” dedi.

 

  


Önemli haberleri kaçırma!

E-posta bültenine abone ol:

Merak etme spam mailler gelmeyecek.