Türkiye gemisi rotasız kaldı

Türkiye adlı devasa gemi, 81 milyon yolcusu ile rotasız bir şekilde su üstünde yüzüyor.

Hüseyin Baraner Hüseyin Baraner 26/05/2019 22:01
Türkiye gemisi rotasız kaldı

Kaptan kamarasında bitmek bilmeyen farklı rota kavgalarının gürültüsü ile karaya oturduk, oturacağız.

Artık toplum olarak irkilsek de, gerçekleri daha net görsek de, kafamızda tonlarca cevapsız sorular var.

Zamanın pusulası ne diyor?

Akıl dümenin, mantık limanına doğru döndürebilecek miyiz?

Çok dikkatli olmalıyız.

Gelecek yıllarda, uzun bir sığ su bölgesinden ilerleyeceğiz. Her karşıdan gelene  çarpabiliriz, her limanda sıkışabiliriz, her kayaya takılabiliriz.

Türkiye’nin kaptan kamarasında öfke rüzgarları, güvertedenkinler de kibir poyrazları gemiyi sallıyor.

İskele sancaktakilerde, hafiften sertleşen gelecek korkusunun uğultuları çoğalıyor. Sadece sallaniyoruz, ilerlemiyoruz.

Ani bir Anons : Dikkat, Dikkat!

Türkiye gemisinin bol para, bol laf, bol iddaa, bol loto toto, ahbab, dayı, enişte ve vakıf ağırlığından kurtulmadan, bu sığ sulardan geçmek imkansız.

Hiç bilet almadan bile bu ülkede büyük ikramiye kazananlar, halen güvertede baş köşede. Ancak onlar da artık durumun vehametinin farkında.

Metereolojiden gelen haberler ciddi önlem almamızı şart koşuyor.

Bol ikramiyeli yılların bulaşıklarının kenarında dağ gibi biriken faturaları ödeyecek milli verimlilik projelerinin daha çok uzağındayız.

Tozlu fatura dağlarının eteğinde, geleceğin reel ekonomisinin kurtarıcı limanlarının uzaklığını tam çözemiyoruz.

Şu an gemide iddacilar ve tahminciler, falcılar ile yarışıyor.

Oysa erzak çuvallarından, ödenmemiş balya balya fatura çıkıyor.

Zaman, gemiden atıl yükleri atma zamanı

Vakit, toplanmış faturaları ödeme vakti ki. Bu süreç  gerçekten bizleri çok üzecek, gerecek...

Ne yazık ki,

Turizm hariç tüm sektörler susuz, kurumuş ve halsiz.

Kendi kulaç güçü ile yüzecek hiç bir proje yok.

Devletin can simidi olmadan hepsi boğulacak gibi...

Ortak akıl ile doğru kararlar vererek, Türkiye gemisini sağlam ve mutlu limanlara çekmekten başka hiç bir başka seçeneğimiz kalmadı.

Akıllı Yerel Kalkınma Projeleri'yle bir rüzgar kırılması sağlayarak, Türkiye gemisini hızlandırabiliriz.

Rüzgâr Türkleri sever

Önce başarıyı ve kalkınmayı yeniden anlamlandırmalıyız.

İnsan  odaklı kalkınmaya geri dönmeliyiz.

İnsan olmadan marka üretemeyiz, markalaşamayız.

İnsansız büyümek, küçülmektir!

Kalkınma, mümkün olduğu kadar eşitlikçi ve kapsayıcı değilse, şu an olduğu gibi geminin dengesi hep bozuk kalır.

Bu çarpıklığa artık bilet kesmeyelim.

Ayrımcı dili bırakıp, tamamlayıcı kalkınma hareketi ile ekonomik, sosyal, siyasal, kültürel bir bütünlük ve halkın birbiri ile yeniden kucaklaşması, Türkiye gemisini hızlandıracaktır.

Ortak değerleri yeniden inşa edelim

Sıkı dokunmuş yerel ekonomik planlar ile doğal kaynaklar, insan, sermaye, teknoloji  akılcı bir şekilde yeniden pozisyonlayarak spekülatif rant alışkanlıklarından kurtulabiliriz.

En çok hasretini çektiğimiz sosyal paylaşım ve kapsayıcılık ile toplumda eşitlik, paylaşım, dayanışma, gönüllülük, toplum hizmeti, ortak gelecek, ortak sorumluluk gibi değerleri yeniden inşa edelim:

Anlamsız pişkin palavraları, balıklara yem olarak atalım. 

Yaşadığımız toplumsal bölük pörçüklüğe hiç bir sebep yok. Gönül yelkenlerimizi dostluk rüzgarı ile şişirelim.

Enerjimizi verimliliğe kodlayalım: Toplumsal barışı gelecek nesil üretime dönüştürelim.

İstikamet büyük denizler 

Ters ve sert küresel rüzgarlara karşı Türkiye gemisinin en güçlü yanı olan kültürel çoğulcululuk kasasını elele yeniden perçinlersek, zaten bizi ne dış mihraklar, ne de içteki kurnazlar durdurabilir.

İstikamet büyük denizler.

Gelin bu yaşadığımız sert günlerde ırk, dil, din, kültürel farklılıkların suistimal ve sömürü yükünü gemiden aşağıya atalım, hep beraber kolkola büyük denizlere açılalım.

 


Önemli haberleri kaçırma!

E-posta bültenine abone ol:

Merak etme spam mailler gelmeyecek.