Turizm sezonu umduğumuzdan daha iyi durumda

Yılgör Demirtaş

Mart ayındaki yaptığım basın açıklaması ve blog yazımda, Sezon temmuzda düzelir demiştim. Dünyadaki bu güçler ve pay savaşında yaz aylarında ekonominin tamamen durmasına izin vermeyeceklerini, bir nefes alma süreci olacağını belirtmiştim. Rusya uçak krizlerinin de mutlaka çözüme kavuşacağını da belirtmiştim. Çünkü dünya dengelerinde yer edinmek isteyen her ülke, kendi hamleleriyle satranç tahtasında öne geçmek ister.

Türkiye turizm sektöründe yıllardır Almanya birinci sıradaydı.  Ama 2016 Rusya krizinden sonra bir anda Rusya birinci sıraya oturdu. Boş kalan kapasitede ciddi yer edindi. Bunun nedeni de; Almanya, İngiltere ve Rusya gibi elinde ciddi turist kapasitesi olan ülkeler, tatil ülkelerindeki ekonomik yapıda ciddi etki oluşturarak ekonomide yer edinmektedir.

Haziran ve Temmuz aylarında son onbir yılın rekorunu kırdık. İlk stop gönderen otellerden biriyiz. Temmuz ayına daha girmeden bütün bir ayı stopladık ve % 99 doluluk gördük. Bu da iyi bir skor. Ağustos ve Eylül ayları da rekora doğru gidiyor.

Mart ayından bu sezonun iyi geçeceğini söylerken bunu sağlayan verileri şöyle sıralayabiliriz;

1- İki yıl pandemi döneminde kapalı olan bir çok avrupa pazarının bu yıl rahat bir şekilde açıldığında, tatil için biriken bütçelerin ortaya çıkması. Soğuk coğrafya bölgeleri her zaman sıcak coğrafya ülkelerine tatile gelmek ister. Belki bizler zaten sıcak coğrafyada yaşadığımız için bunu anlayamayabiliriz.

2- Almanlar, bu yıl Rus turistin az olacağını tahmin ederek rahat tatil yapacaklarını düşünerek rotayı Türkiye'ye çevirdi.

3- Türkiye'de bir anda %100 düzeyinde artan kurların ciddi etkisi oldu. Avrupa para birimine göre en ucuz tatil ülkesi Türkiye oldu.

4- İngiltere ciddi atağa geçti. Bölge doluluğunu arttıran en önemli pazarlardan biridir. Geçen yıl pandemiden dolayı kapalı olan İngiltere büyük bir birikimle Türkiye'yi hedefledi. İngiliz operatörlerin para kazandığı destinasyon her zaman Türkiye olmuştur.

5- Gelecek krizler de bekleniyor. Avrupalılar daha büyük bir kriz geleceği düşüncesiyle bu sezonda tatil haklarını kullanmak istediler. Çünkü tüm gelişmeler krizlerin büyüyeceği yönündedir.

6- İç pazar ekonomik bölge ve otellere kaydı. Çünkü artan kurlar ve maliyetlerle Türkler için tatil maliyeti ciddi bir bütçeye ulaştı. Pahalı oteller Avrupalı ile dolarken, ucuz bütçeli otellerde içpazar yoğunluğu doğdu.

7- Mısır ve Kuzey Afrika ülkeleri büyük bir pasta kaybetti. Pandemi dönemi yönetiminde sınıfta kaldılar.

8- İlk defa bu sezon Avrupa’da yaşayan Rus, Doğu Avrupa ve Balkan göçmenlerin Alman pasaportlarıyla geldiklerine şahit olduk. Almanya’da bu kadar çok Rus, Arnavut, Sırp yaşadığın açıkçası bilmiyordum.

9- Rusların tatile gelmekte çekindiklerini, yıllardır gelen Repeat Guestlerin dahi gelmek istemediklerini gördük. Hem artan uçak bileti fiyatlarına yetişemediklerini, hem de dünyanın yaptırım uyguladığı Rusya'ya ve Ruslara Türklerin davranışlarını merak ettiklerini gördük. Bizimle iletişime geçip bu konuda sorularla emin olmaya çalışan çok Rus müşterimiz oldu. Sıkıntıları, burada karşılacakları Ukraynalılar değil, Türklerin ve otellerde tatil yapan diğer Avrupalıların da tutumlarının nasıl olacağıdır. Ama tatile geldiklerinde hiç sorun olmadığını, rahat bir şekilde tatil yaptıklarını gördüler. Hatta eylülde tekrar gelmek isteyenler dahi var.

Bu sezon Side bölgesi en popüler bölge idi. Kumköy ve Çolaklı bölgelerinde genelde Alman doluluğu hakim. Kızılağaç bölgesi ise büyük talep gördü. Nedeni de en yüksek fiyat skalası Belek bölgesi olunca, Belek otelleri tarzında geniş arazi ve konsepte en yakın bölge kızılağaç otelleri oldu. Artan uçak bilet maliyetleriyle özellikle Rus ve Doğu Avrupa, Kızılağaç bölgesine kayma yaptı. Almanlar kumköy dolduktan sonra kızılağaçta da etkili oldu.

Kriz zamanlarında her zaman iyi olan kazanır demiştim. Bu sezonda da bunu çok iyi görmekteyiz. Konsepti en iyi olan kazanıyor.

Temmuzda genel olarak bölgenin dolu olacağını bekliyorduk. Bir anda bayramın da etkisiyle tüm bölge doldu. Ağustosta da bu doluluk hafif düşme yaparak devam eder. Eylülde ise en iyi fiyat ile önden çalışanlar dolar. Ekim ayı en kritik aydır malesef. Alternatif pazarlar ve içpazar kesilecek. Çalışan pazar, Almanya, Rusya, Polonya ve İngiltere olacak. Dolayısıyle en iyi fiyatlarla doluluğu erken bulan kazanır. Ama her zaman konsepti ve hizmeti en iyi olan tercih edilecektir.

Ukraynalıları otellerde hiç göremedik desek de uçaksız olarak kendi imkanlarıyla gelenler oldu. Gelen ukraynalılar da uzun konaklamalı olarak geldi. Fakat ukraynalıların tercihlerini ev kiralamaktan yana kullandıklarını gördük. Bu sebeple Antalya ve özellikle Alanyada artan ev kiralarıyla şu anda ukraynalılar da başa çıkamadı. 1000 - 1500 € skalasında aylık ev kirası malesef onlara da ağır geldi ve Gazipaşa ile Mersin tarafına 1500 - 2000 TL skalasında aylık ev kiralarına taşındılar. Şu anda Gazipaşa ve Mersin bölgesi ukraynalılarla dolu durumda.

İlginç bir sezon yaşıyoruz. Savaş durumu tüm sezonu etkilese de bir anda daha büyük krizler öncesi Avrupalı ve Rusların daha büyük bir kriz öncesi rahatlama sürecine geçtiği izlenimi almaktayız. İki yıldır pandemi ile savaş da birleşince, tatil haklarından taviz vermediklerini görmekteyiz. Ama en önemli konu; Avrupalı ve Rusun her zaman sıcak iklim coğrafyalarını seçtiklerini ve buna özlem duyduklarını görüyoruz. Şartlar her ne olursa olsun, sıcak iklim ülkelerinde tatil yapmaktan vazgeçmiyorlar.

Fakat her krizde otellerin artık tercih edilebilir özelliğini kaybettiğini de gözlemliyoruz. Yeni trend yazlık ev kiralama olduğunu, eğer fiyatlar artarsa kendilerine yeni bölgeler dahi bulabildiklerini de gözlemliyoruz.