Otelciler çeşmenin hep akacağını düşündü
Bugün bir araba firması bu krizde işçisine bir yıl maaşını garantileyebiliyor ve birçok otelci bunu yapamıyorsa, bu onların çeşmenin hep akacağını düşünmelerinden dolayıdır.
Timur Kara
Haddim olmayarak turizmcileri eleştirmek istiyorum.
1997-2000 yılları arasında Bodrum'da Öger Tur'un gokartlı rehberliğini yaptım.
O yıllarda oteller çok kurumsal değillerdi. Otel sahipleri otellerin neredeyse herşeyidi. Daha çok, otelin muhasebe müdürü, en çok da işletmenin halkla ilişkiler müdürü gibi davranırlardı.
Misafirler ile çok yakından ilgilenirlerdi. O kadar yakından ki, biz rehber olarak müşterilerimiz için otele geldiğimizde, bizim onlarla olan sohbetimizi kıskanırlardı. Hele ki otel sahibinin bir oğlu varsa, işte o zaman işler çok karışırdı.
Hatta bazı otel sahipleri tur şirketlerini arar, "Benim müşterilerimle başka rehberiniz ilgilensin" derlerdi
Kısacası, rehbere göre onlar çalıştıkları acentanın müşterisi, otelcilere göre de otelin müşterileri idi.
İşin özü, her ne kadar rehber olmadan bu işler olamayacaksa da, otel sahipleri 'Güç bende' derdi hep. Şimdi de birçok yerde aynı olduğunu söylüyor rehber arkadaşlarım.
2000'den 2008'e kadar birçok turizmci (otelciye), reklam ajansi hizmeti verdim. İçlerinde çok kaliteli gördüklerim ile hala bağlantım var. Hepsini ayni kefeye koymuyorum. Ancak ben %80 otelciden bahsediyorum.
Bu %80 otelci camiası, otelleri dolu iken burunlarından hiç kıl aldırmazdı. Bir reklamcı olarak verdiğimiz akla tenezzül etmezler, "Sen benim dediğimi yap" derlerdi. Yapardın, işi teslim ederdin, sonrada ödeme için muhasebenin yolunu yol yapardın kendine ve ödemeler hep uzardı.
Sen üç kuruşunu alana kadar, otel sahibinin yeni bir yatırımını bitirdiğini de sıkça duyardım
Sen üç kuruşunu alana kadar, otel sahibinin yeni bir yatırımını bitirdiğini de sıkça duyardım. O kadar uzardı ki ödemeler, hala bazi otellerden ve turizm birliklerinden alacaklıyım. Birçok Korkuteli'li mantar üreticisininde ödemeler konusunda otelcilerden neler çektiğinin şahididir Antalya'lılar.
Havacılık ile de alakam olduğundan, küçük uçaklar ile Antalya-Denizli transferi ile Pamukkale turu yapayım dedim. Bu işin turizme renk kalacağından emindim. Benim 100 Euro kişi başı fiyatıma karşı, oteller resepsiyonda aza tamah etmeyip 200 Euro'ya satmaya kalkınca, o iş de olmadı. Aslında bu iş çok randımanlı olabilirdi.
Bir havacı arkadaşım da; Beachpark'ta, daha sonra Topkapı Palas sahilinde Türkiye'de o yıllarda tek olan Maule deniz uçağı ile turist gezdiriyordu. Taa ki arkadaşım otellerin fahiş kira bedellerinden usanıncaya kadar. Çünkü birçoğunun gözü doymuyor, hep bana diyorlardı.
Neyse sadete gelelim.
Otelciler çeşmenin hep akacağını düşündü
Bugün bir araba firması bu krizde işçisine bir yıl maaşını garantileyebiliyor ve birçok otelci bunu yapamıyorsa, bu onların çeşmenin hep akacağını düşünmelerinden dolayıdır.
"Ya benim otelim hep dolu" anlayışı bugün turizmi de bu noktaya getirmiş ve feryatlar başlamıştır. Her sezon sonrası 'Eldeki para ile bir arsa daha kapatayım' düşüncesi, '100 yatak daha ilave edeyim' düşüncesi, onları şimdiki duruma getirmiştir.
Bu sözlerim, hiç kara gün akçesi ayırmayan otelcileredir. Kurumsal düşünüp, 'Bu gemi aynı zamanda çalışanların da omuzunda yüzüyor' diyenler, zaten o kadar 'Yandım Allah' diye sesini yükseltmiyor.
Turizm sektörü birçok yatırımcıyı şımarttı
Her sektörde olabilir bu, ancak turizm sektörü birçok yatırımcıyı, (pardon ben %80'ine tüccar diyorum) şımarttı.
Bugüne gelirsek;
Turizm sektöründe rüzgâr artık değişecek. Bu tüm dünyada böyle olacak. Bunu, çok az olan turizm tecrübem söylüyor bana. Çok tecrübesi olan, "Bu adam ne diyor" diyebilir. Ancak artık tesis odaklı turizmden, insan odaklı turizme geçiş olacak gibi.
Şimdi umuyorum ki, turizmciler bu günlerden ders çıkarır ve geminin kaptanının sadece kendileri olmadığını anlarlar
Otele transferi yapan servis şoförü de, Efes'te tarihi anlatan rehber de, Kemer'deki hanutçu da, otel broşürünü tasarlayan reklamcı da, turizmi fotoğraflayan fotoğrafçı da, köyündeki zeytini otele satan çiftçi Ahmet Amca da aynı gemide.
Otelciler bu anlayış ile hareket ederse, işte o zaman turizmci olmuş olurlar. Yoksa sadece yatırımcı olurlar, tüccar olurlar.
Turizmi bundan sonra; tesislerden çok, rehberlerin bilgeliği ve misafirperverliği kurtaracacağı düşüncesindeyim. Yani dönüp dolaşıp, insana geliyoruz yine.
Önemli haberleri kaçırma!
E-posta bültenine abone ol: