Lufthansa Cargo Türkiye’de yüzler gülüyor

Alman havayolu şirketi Lufthansa Cargo, Türkiye’de ilk çeyrekte hedeflenen bütçenin üzerinde bir performans gerçekleştirdi. Lufthansa Cargo Türkiye Genel Müdürü Hasan Hatipoğlu, yatırımlarına ve Türkiye çıkışlı sefer sayısını artırmaya devam edeceklerini vurguladı.

Lufthansa Cargo Türkiye olarak, ilk çeyrekte esnek ve yaratıcı kapasite çözümlerinin yanı sıra kaliteli servis sunduklarını ifade eden Lufthansa Cargo Türkiye Genel Müdürü Hasan Hatipoğlu, “Bunun karşılığı olarak ilk çeyrekte hedeflenen bütçenin üzerinde bir performans gerçekleştirdik” dedi. Şirket, yatırımlarına ve Türkiye çıkışlı sefer sayısını artırmaya devam edecek.

Dünya Gazetesi'nden Aysel Yücel'e konuşan Hasan Hatipoğlu, Lufthansa Cargo Türkiye olarak, müşteri talepleri doğrultusunda bazı hatlarda seferleri artırdıklarına dikkat çekerek, “İlk iki ayda kapasite kullanımı yoğunlukla İstanbul`dan Lufthansa yolcu uçakları ile, İzmir, Ankara ve Antalya gibi diğer şehirlerden ise ortaklığımızın bulunduğu SunExpress’in, Avrupa’nın birçok noktasına haftada yüzün üzerindeki seferle esnek kapasite sunumu ile gerçekleşti. Ayrıca İstanbul pazarına alternatif olarak ‘kamyon&uçak’ diye tabir ettiğimiz kombine taşımayı getirdik. Mart ayının sonunda ise önce haftada üç sefer olmak üzere A321 Cargo uçağı ile seferlerimize başladık. İlginin yoğunluğu sebebiyle de bir sonraki hafta sunumumuzu hemen haftada 5 kargo uçağı seferine çıkardık” açıklamasını yaptı.

Lufthansa Group şirketlerinin hepsinin uçtuğu ülke ve şehirler dikkate alındığında dünyanın en büyük uçuş ağına sahip şirketleri listesinde en üst sıralarda yer aldıklarını vurgulayan hasan Hatipoğlu, 350’den fazla noktaya uçtuklarını söyledi. Projeler bazında Lufthansa Cargo Türkiye olarak odaklarının kapasite sunumunu artırmak, yeni başlattıkları A321 Cargo uçağı seferlerinin sürekliliğini sağlamak olduğunu söyledi.

Hasan Hatipoğlu, ilk çeyrekte artan navluna paralel hava kargo şirketlerinin gelirlerinin de arttığını söyledi. Hatipoğlu, “Pandeminin başlangıcından beri süre gelen yolcu uçakları iptalleri, aynı uçakların kargo sunumunun çoğunlukla atıl kalması, paralelinde ise kargo talebinin artması ile ‘yield’ diye isimlendirilen kg başına ücret 2021 de yukarıya doğru ivmelendi. İlk çeyrekte de ayni ivme devam ettiğinden yansıması da iyi olacak” dedi.

2021’de tarihi rekor kırdı

2021 senesinde küreselde pandemi kaynaklı kargo talep patlaması yaşanmıştı, IATA’nın bendeki en son Kasım 2021 verisine göre yolcu uçaklarındaki kargo kapasitesi yüzde 27 düşmüş, buna mukabil kargo uçaklarının sunumunun artmasıyla ortalamada yıllık bazda yüzde 8’lik bir kapasite düşüşü olmuştu. Kapasite sunumundaki düşüş ve buna karşılık ‘yield’deki artış hava kargo şirketlerinin 2021 yılını yüksek karlarla kapatmasına vesile oldu. Lufthansa Cargo ve ona bağlı şirketler de tarihindeki en yüksek karlılığa ulaştığı yıl oldu. Hasan Hatipoğlu, “Bu rekorda ulaşımda masraflara odaklanıp bu doğrultuda strateji geliştirmiş olmamızın büyük etkisi de yadsınamaz elbette” dedi.

Yeni uçakla e-ticarette büyüyecek

Lufthansa Cargo’nun ilk Airbus 321 kargo uçağı 15 Mart’ta hizmete girmişti. Bu uçağın alınma nedenini ve firmaya katkıları Hasan Hatipoğlu şöyle yorumladı: “Filomuzun büyüklüğü düşünüldüğünde A321F Kargo uçağımızın kapasite sunumuna katkısı yüzde olarak çok büyük olmayacak gibi değerlendirilebilir. Ancak özellikle pandemi döneminde büyük önem kazanan e-ticaretin gelişmesi ve orta ve kısa mesafe kargo uçağı uçuşu talebinin artması kapasite sunumumuzu çeşitleme açısından A321 Kargo uçağı kararını anlamlandırıyor. Ayrıca A321 kargo uçağımızın yeni nesil uçaklardan olması ve bu nedenle de daha az yakıt tüketimiyle karbon salımını azaltması şirket için çok önemli bir kriterdi. Lufthansa Cargo Türkiye için önemi ise diğer ifade ettiğim konulara ilave olarak, Türkiye’deki müşterilerimizin ısrarlı kargo uçağı taleplerini değerlendirebilmiş olmaktı. Kargo uçağının sunumu ile hem ihracat hem de ithalat gönderileri için yüksek kalitede ve hızlı servisi büyük gövde içinde getirmiş, portföyümüzü de taçlandırmış olduk.”

Savaş rotayı uzattı, kapasiteyi azalttı

Rusya-Ukrayna savaşının hava kargo sektörüne etkilerini değerlendiren Hatipoğlu, “Sonuç olarak Asya tarafına olan uçuş rotalarımız güneye indi, bu da daha fazla yakıt tüketimine ve alımına sebep oldu. Daha fazla yakıt daha az kargo kapasitesi anlamına geldiğinden bu rotalarda ortalamada yüzde10 daha az kapasite hesaplamak durumunda kaldık” dedi. Savaşın maliyetlere etkisinin de yüksek olduğunu belirten Hatipoğlu, şöyle devam etti: “En azından varil başına hesaplanan yakıt fiyatlarının geldiği nokta ve rotaların değişiminden kaynaklı kapasite düşümü nedeniyle oluşan yüksek maliyetleri dikkate alınca önlem almak zorundasınız. Her ne kadar maliyetleri tam karşılamasa da, esnek fiyatlama politikamız ve ASC (Airfreight Surcharge) uygulamamız ile bu konudaki maliyet artışını nispeten de olsa azaltmaya çalışıyoruz. Pandeminin başlarında yolcu uçakları kapasitelerinin ortadan tamamen kalkması ile fiyatlar daha yukarılardaydı, yolcu uçaklarının sefer sayıları arttıkça ve maliyetler üzerindeki baskı azaldıkça pandemi öncesi seviyelerine dönebilir, ama zaman alacak.”

Çevreci yatırımları hızlandı

Lufthansa, sürdürülebilirlik konusunda da önemli çalışmalar yürütüyor. Şirketin hedefi, dijitalleşme desteği ile en az karbon salımı oldu. Yine az yakıt kullanmak ve karbon salımını azaltmak hedefi ile bütün filo yeniledi. Ayrıca uçaklarında sürtünmeyi azaltarak yakıt kullanımını düşürmek için “AeroSHARK” isimli teknoloj kullanılıyor. Ayrıca uçak seferlerinde “SAF” diye isimlendirilen karbon salımını azaltan uçak yakıtı çeşitlerini kullanılıyor. Hasan Hatipoğlu, “Bütün bu yatırımları CO2 emisyonunu düşürmek için yapıyor ve sürdürülebilirlik konusunda da öncü rolümüzü pekiştirmek istiyoruz” dedi.