İstanbul’un tarihi Yarımadasında yer alan ve bünyesinde 400 oteli barındıran Old City Otelciler Platformu’nun Başkanı ve Grand Ant Otel Sahibi Tarkan Akyüz, turizmdeki gelişmeleri ve Koronavirüs’ün İstanbul turizmine olan etkilerini anlattı.

Turizm Dosyası Insatagram Canlı yayınında Halil Öncü’nün sorularını yanıtlayan Tarkan Akyüz, hiç ummadıkları bir kriz ile karşı karşıya kaldıklarını belirtti. Old City Otelciler Platformu'nda 400 otel bulunduğunu ve şu anda 14 otelin açık olduğunu söyleyen Akyüz, “ Bu otellerin yedi ve onbeş oda arası bir dolulukları var. Bazı otellerimiz de sağlık çalınanlarını ağırlıyor. Herkes ortalığın düzelmesini bekliyor. Birçok otelimiz de bu arada tadilata girdi. Yani bunu fırsata çevirdi” dedi.

Koronavirüs öncesi rezervasyonlarımız çok iyiydi!

Koronavirüs öncesi rezervasyonların çok iyiydi durumda olduğunu vurgulayan Tarkan Akyüz, “Esassında Koronavirüs öncesi rezervasyonlarımız çok iyiydi. Mart ayı güzel geçti. Nisan ayı için neredeyde yüzde 100 doluyduk. 15 Mart’ta ilk haberin gelmesi ile acilen ayın 18’inde biz tesisimizi kapatmak zorunda kaldık. Personelimizi yıllık izne çıkardık. İşkur’un 3 aylık imkânından yararlandık. Otelimizde üç tane bekçi bıraktık. Otelde tadilatlarımız var. Bu işi açıkçası tadilat anlamında fırsata çevirdik.

Her gün otelci dostlarımız ile Zoom üzerinden toplantılar yapıyoruz. Aynı şekilde Old City Yönetimi olarak sürekli Zoom üzerinden toplantılar gerçekleştiriyoruz. Gerekli bilgi alışverişinde bunuyoruz” diye konuştu.

1 Temmuz’dan önce otelimizi açamayız!

“18 Mart’ta otelimizi kapattığımızda 1 Haziran’da açarız düşüncesindeydik. Durum onu gösteriyordu. Ama toplantılar sonrası 1 Temmuz’dan önce otelimizi açamayacağımızı düşünüyorum. Otelimizi 1 Temmuz’da açarsak ne mutlu diyelim" diyen Akyüz, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Yine iki gün önce Antalya’daki bir oteller zincirinin koordinatörü olanarkadaşım ile bir görüşmem oldu. Durumu sordum. Dört tane açılış düşüncemiz var dedi. 28 Mayıs-15 Haziran-1 Temmuz-15 Temmuz diye.. İstanbul otellerinin tabi Antalya gibi bir durumu yok. 1 Haziran gibi açmayı planladığımız tarih şu an 1 Temmuz gibi gözüküyor.”

Bulunduğumuz bölgenin avantajları var

Tarihi yarımada ve Laleli bölgesinin avantajlarına da dikkat çeken Tarkan Akyüz, “Laleli bölgesinin şöyle bir avantajı var: Ortadoğu ve Balkanlar ağırlıklı çalışıyoruz. Kapılar açıldıktan sonra Balkanlar'ın gelmeme gibi bir durumu yok. Yine onlar Old City’e geleceklerdir. Ortadoğu pazarından aldığımız bilgilere göre de, onlar da gelmeye hazır.

Ortadoğu gelecek buna eminiz. Ruslar Türkiye’yi en güvenli bölge hissettikleri için Ruslar gelmeye hazır. Uçak bekliyorlar. Biz Laleli olarak Ruslarla da çalışıyoruz. Bu sene Almanya yok, Avrupa pek olmayacak. İç pazar yine hareketli olacak diye düşünüyorum. Bu anlattığım pazarlar ile otellerimiz dolmayacak ama ayakta kalmaya çalışacağız.

Koronavirüs sonrası nasıl bir değişim olur?

Düşünüyorum düşünüyorum, işin içinden çıkamıyorum. Nasıl bir değişim olur Coronavirüs sonrası. Bizim otelimiz ilk açıldığında açık büfemiz yoktu. Menü verirdik, tabakta. Tekrar bunu nasıl verebiliriz ya da başarabiliriz? İnanın bir şey söylemek zor. Eğer Turizm Bakanlığımızdan bize böyle bir istek gelirse, set menüye döneceğiz.

Biraz kargaşaya sebep verebilir. Geçenlerde bir haber çıktı medyada. Antalya’da her şey dahilin biteceği yönünde. Bu da imkansız. İstanbul’da böyle bir şey yok ama, ben set menüye geçmeyi düşürken, Antalya’daki her şey dahil den BB’ye nasıl geçecek, hatta tam pansiyona nasıl geçecek, hiç aklım almıyor? Bekleyip göreceğiz" dedi.

Her gün boş kaldığımda bütçe yapıyorum

“Her gün boş kaldığımda bütçe yapıyorum" diyen Akyüz, şöyle devam etti: "Kaç işçi ile işe başlamam lazım? Kaç oda maliyet olur diye. Her gün bunun maliyetlerini çıkarıyorum. Bunlarla vakit geçiriyoruz. Kriz bitince % 30 eleman kaybı ile otelimizi açmayı planlıyoruz. Bölgemiz Old City’de aynı oranda bir eleman kaybı yaşanacağını düşünüyoruz.

Tatil satın alanların durumu ne olacak?

Virüs devam ederse, otel açılmadıysa zaten otomatik olarak paralarını geri alacaklar. Ama ben de şahsen her erken rezervasyon yaptığımda risk sigortası yaptırıyorum.

Son güne kadar bu parayı geri alabiliyorsunuz. Bu da hepimize ders olsun. Erken rezervasyon yaptığımızda iptal sigortası yaptırmalarında fayda var. Hepimiz bu sigortayı yatıralım. Otel açılmıyorsa da zaten ücreti geri alacaktır misafirler. Ya da ileriki bir tarihte tatilini yapma fırsatı verilecektir.”