Kısa Kısa Londra ve WTM 2013

Yakup Demir Yakup Demir 31/12/2019 23:40


Polonya yazısını bir kez daha erteleyerek, Londra’ya dair gözlemlerimi sizlerle paylaşmak istiyorum. Amatör bir gezginin gözlemleriyle Londra;


Hep gitmek istediğim ama gidemediğim destinasyonlardan biri olması sebebiyle Londra hep ilgili çekmiştir. 3-7 kasım tarihlerinde, WTM fuarı için Londra’daydım ve çok keyifli izlenimler edindim.

Londra da ilk ilgimi çeken çok farklı profildeki insanların şehrin her noktasında olmalarıydı. Siyahiler, Çinliler, İtalyanlar vb. Özellikle siyahinin olmadığı yer hatırlamıyorum. Metro istasyonlarında, kafelerde, taksilerde, süpermarketlerde, alışveriş merkezlerinde, restaurantlarda hep yabancı uyruklu insanlar vardı.



Ulaşım, yemek, alışveriş, su bile çok pahalı. 1 küçük su için 1,5 pound ya da ortalama bir akşam yemeği için 25-30 pound ödeyebilirsiniz! Alışveriş için ise biraz dolaşmanızda fayda var.
Ulaşım inanılmaz derecede keyifli ve kolay. Türkiye’deki ulaşımla kıyaslanamayacak kadar geniş ve rahat demiryolu ağı var. Gidişte zaman kaybetmemek ve seyahat yorgunluğundan dolayı araç transferini kullandım ancak dönüşte her zamanki gibi demiryolunu kullanarak havalimanına gittim. Taksi ve benzeri ulaşım araçlarına yüksek ücretler ödememek için metro kullanımı ile ilgili araştırma yapmakta fayda var.



Özellikle fuarın son günü öğleden sonra ( 6 kasım) ve 7 kasım öğlene kadar Londra’nın dünyaca ünlü turistik yerlerini görme şansım oldu. Tower Bridge, London Eye, Big Ben ve Buckingham Palace gördüğüm yerlerden bazıları.
Belirli belirsiz kısa süreli yağmurları, umduğumdan daha yaşlı binaları, sonbahara teslim olmuş sokakları, akşamları deli deli esen rüzgarı, her zaman kalabalık olan Oxford Street’i ile Londra’ya alıştım. İlk fırsatta yeniden gitmeyi çok istiyorum.



WTM 2013
Bu yıl Emitt, Vilnius, Tallinn, ITB fuarlarından sonra Londra turizm fuarına katılarak kendi adıma fuar katılımlarımı tamamlamış bulunuyorum. Tüm bu fuarlar arasında ITB’ den sonraki en organize ve en büyük fuar olarak WTM’ i gördüğümü söylemeliyim. Fuara katılanların benimle aynı fikirde olacağı üzere; WTM’ ye katılım daha sınırlıydı ancak profil açısından daha üst düzey katılımın olduğunu söyleyebilirim. Ek olarak fuar çok kalabalık değildi, gereksiz müzikler, rahatsız edici sesler yoktu. Diğer fuarların aksine WTM’ de fuara giriş ücretsizdi. ITB’ nin aksine salon sayısı sadece 2 idi ancak oldukça geniş kurgulanmış bu iki salonda çok sayıda firma stand kurmuştu. Birkaç prezentasyona katılma şansım oldu. Prezentasyonlara katılım oldukça yüksekti ve özellikle popüler şirketlerin sunumlarında ayakta kalan onlarca kişi vardı.
Türkiye standında olduğu gibi yine birçok ülke standında yoğun görüşmeler, anlaşmalar yapılıyordu.  Genel izlenim olumlu, güzel ve keyifli bir 2014 olacağı yönünde.
Tüm zamanların en iyi turizm yılını yaşamak dileğiyle.


Önemli haberleri kaçırma!

E-posta bültenine abone ol:

Merak etme spam mailler gelmeyecek.