İstanbul için beyin fırtınası yaptık

Hüseyin Kurt-Uluslararası MICE Endüstrisi Derneği Başkanı 

Umutlu olmak istiyoruz. Zor günler geçirdik. Hala da geçirmeye devam ediyoruz. 

“ İstanbul Senin, Turizm Geleceğin. “  

Ne sıcak, ne içten bir slogan... Gerçekten öyle değil mi? İstanbul bizim ve turizm geleceğimiz.  

Bizler her şeyden önce; ülkesini, bu güzel şehri seven, bu şehre inanan, çalıştığı mesleğe aşık hizmet elçileriyiz.

Yeni seneye, şehrimiz ve sektörümüz için umutlu başladık. Umutlu başlamamıza vesile olan güzel bir hazırlık, adım, belki yeniden bir başlangıç içerisinde olmak.

Ne miydi bizleri umutlandıran bu hazırlık? 

İstanbul Büyükşehir Belediyesi, İstanbul Turizm Platformu koordinasyonunda İstanbul’un turizm geleceği masaya yatırıldı. 

"Masaya yatırıldı" derken, turizm sektöründeki tüm segmentlerden temsilcilerin, meslek kuruluşları, sivil toplum örgütleri, konsoloslar, ataşeler, akademisyenler, kanaat önderleri, kamu kurum ve kuruluşların temsilcileri katkı sağlayabilecekleri, yetkin oldukları alan adına oluşturulmuş masalarda gerçekten bilgi, tecrübe ve vizyonlarını masaya yatırdı. 

Organizasyon çatısı; ilgili davetlerin gerçekleştirilmesinden, katılımcıların oluşturulmasına, çalıştayın belirli bir plan ve program dahilinde ilerlenmesine kadar gayet iyi tertiplenmişti. 

Bakanlık, Valilik, İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü, Emniyet Müdürlüğü neden yoktu?

Organizasyon öncesi davetli sayısını duyduğumda, “Yok o kadar kişi gelmez" demiştim. Ama, küçük fireler dışında davet edilen herkes gelmişti. 

Tabii Bakanlık, Valilik, İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü, Emniyet Müdürlüğü vb. ilgili kurumlardan “Davet iletilmiş" olmasına rağmen katılım olmaması, biz katılımcıları ziyadesiyle üzdü. Bu şehir hepimizin! Turizm sektörü de geleceğimiz! 

Bu organizasyon çok anlamlıydı

Aslında burada yapılan organizasyon; imparatorluklara başkentlik yapmış, farklı din ve kültürlerin rahatça yaşayabildiği, kültürel ve tarihi değerlerinin yanı sıra önemli bir kongre, kruvaziyer, inanç, gastronomi merkezi şehrimiz

İstanbul’un, eskiden olduğu gibi hak ettiği günlere gelmesini sağlarken; eskiden yapılan hata ve/veya yanlışların tekrar etmemesine yönelik tespitlerin yapılması ve en önemlisi Dünya’da ilk 5 şehir içerisinde nasıl yer alırızın yoğun mesaisiydi. 

Enerjimiz var, hep birlikte yapabiliriz

Buna benzer toplantılar daha önceki yıllarda da oldu. Lakin, bu toplantıyı diğerlerinden ayıran en önemli özellik, “Nitelikli çoğulcu katılım",  İstanbul’un turizm geleceğinde sözü olacak tüm sektör paydaş ve temsilcilerinin yüksek çoğunlukta ilgili organizasyona davet edilmiş olmasıydı.  

Bu tip arama çalıştayları, daha fazla yetkin kişinin söz alabildiği, tecrübelerini paylaşabildiği platforlara çevirebilirsek, o kadar iyi olmaktadır. Sonraki adımlarda, daha küçük gruplar dahilinde bu çalışmalar devam edebilir. İlk etapta tecrübe, yetkinlik ve vizyon katkısı, müthiş bir yol haritasının çıkmasına vesile olmaktadır.

Herkes, yetkin olduğu masalarda konumlandırılmıştı

Organizasyonda tüm turizm ürün çeşitlerinden, pazarlama ve tanıtıma, konsolosluklardan, ürün çeşitlerini hizmete dönüştürürken destek aldığımız paydaşlara kadar herkes düşünülmüş ve her biri yetkin oldukları katkı sağlayabilecekleri ayrı masalarda konumlandırılmıştı. 

Örneğin benim olduğum masa, Event masasıydı. 

Eksiklikler olabilir mi? Elbette.. bunlar da bizlerin vereceği geliştirici geri bildirimlerle bu yapı ve çalışmayı çok daha iyi yerlere taşıyacaktır.

Organizasyon açılışı, akış bilgilendirmesi sonrasında, her masada fikir tepsisiyle başladı. Fikir tepsisine her birimiz İstanbul’umuzu çağrıştıran motto, slogan önerileriyle başladık. 

Mottolar, anketler havada uçuştu

Sonrasında gerek altyapı, ulaşım vb. gerekse de tüm segmentler bazında geniş kapsamlı bir anket çalışmasıyla devam ettik. Bu anket aynı zamanda önceliklerin oylandığı ve bizler tarafından nasıl görüldüğü veya görülmek istendiği hususunda istatistiki bir çalışmayı anında sunma fırsatını da sağladı. 

Üçüncü aşamada ise, her masada sektörün ilgili bölümünün sorunları ve çözüm önerileri, kapsamlı olarak masalarda tartışıldı. Öncelikli 5 sorun ve çözüm önerisi çıkarıldı. 

Veriler anında değerlendirilmeye başlandı

Çalışmaların hepsi masada olan moderatör ve sekreterya vasıtasıyla kayda geçirilirken, çıkan çalışma ve çıktılar arka planda doktora öğrencileri tarafından analiz edilmeye başlanmıştı.

Arzu ediyoruz ki başta kongre ve toplantı turizmi olmak üzere birçok segmentte ciddi kan kaybetmiş sektörümüz ivedi bir şekilde toparlanır. Yeniden eski sıralamalarına çok daha güçlü ve çok daha hazırlıklı döner. 

İlgili organizasyonun gerçekleşmesini sağlayan ve vizyon ortaya koyan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu başta olmak üzere nitelikli ve verimli bir organizasyon olmasında yüksek katkısı olan İstanbul Turizm Platformu Koordinatörü Cumhur Güven Taşbaşı ve emeği geçen herkesi yürekten tebrik ederiz. 

Taşbaşı, trafik kazası geçirdiği için katılamadı

Bu vesileyle Sayın Valimize bir kez daha geçirmiş olduğu talihsiz trafik kazasından ötürü geçmiş olsun dileklerimizi iletmek isteriz. 

Organizasyonunun kapanış ve değerlendirme ayağını, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, Eski Bakanlarımız, belediye başkanlarımız, başkonsoloslar, sektör temsilcileri ve hazırda bulunan misafirler huzurunda yaptı.

Başkan İmamoğlu, kısaca ilgili detaylara değindi:

TÜİK verilerine göre, ülkemizdeki işsizlik oranının yüzde 15'e yaklaştığı bilgisini paylaşan İmamoğlu, şunları söyledi: “Gerçek oran daha yüksek olsa bile, bu veri bize, İstanbul'da işsiz insan sayısının en az 2,5 milyon kişi olduğunu söylüyor. Şimdi size sormak isterim. İstanbul kısa sürede nasıl 2,5 milyon kişinin önemli bölümüne istihdam yaratabilir?

Cevabını da kendim vereyim. Daha fazla İstihdam sorununu, turizm sektörü çözebilir.

Sektöre yatırım yapmak ve desteklemek zorundayız

Sektöre yatırım yapmak ve desteklemek zorundayız. İstanbul gibi fırsatlarla dolu bir şehri, bu anlamda öncü hamlelerle donatmak mecburiyetindeyiz, ki dünyanın bu büyüyen sektöründe hak ettiğimiz yeri hızlıca alabilelim.

Düşünsenize İstanbul'dan 360 derecelik 3-4 saatlik uçuşla, dünya nüfusunun neredeyse yarısına erişebilecek muazzam bir yerde bulunuyoruz. Asya, Avrupa, Orta Doğu ve Afrika’yı birbirine bağlayan stratejik bir coğrafi konuma sahip. İstanbul'daki 3 havaalanından, 3 saat içinde 120’den fazla ülkeye 146 varış noktasına uçuş yapabilirsiniz.

Dünyanın en değerli arazisi üzerinde olmamızın yanı sıra, dünyanın en eski tarihi miraslarını, kültürünü ve çeşitliliğini sunuyoruz.

İmamoğlu, konuşmasını şu sözlerle tamamladı:

Yapılacak şey basittir ve birkaç stratejik kararın alınmasına bağlıdır: Öncelikle yeni bir konumlamaya ihtiyaç vardır. Yüksek gelir grubundan ziyaretçileri yeniden kazanabilmek için, Avrupa'nın en ucuz destinasyonu pozisyonu öngörülebilir bir zaman dilimi içinde terk edilmelidir. Tüm pazarlama stratejisi buna göre yenilenmelidir.

Türkiye'nin ‘ucuz destinasyon' algısı kısa sürede değiştirilemeyeceği için, İstanbul'un bağımsız olarak markalaşmasına başlanmalıdır. Hepinizle, tüm turizm sektörüyle birlikte bu kararlar alırsak, bu hedefler kolaylıkla gerçekleşir. Çalışmalar başlangıç; sonuç değil. Bu aziz şehrin dünyada ilk üçe girebilmek için her şeyi var. İhtiyacı olan tüm sektörün mutabık olacağı, birlikte çalışacağı bir ortak strateji idi.

Bugün, bu yolda çok önemli bir adım atmış olduk 

Bugün, bu yolda çok önemli bir adım atmış olduk. Bu çalıştayın çıktıları ve alınan kararlar bizim için, şehrimiz için ve ülkemiz için çok ama çok değerli. Bu vesileyle bu çalıştaya katılımınız için tekrar teşekkürlerimi sunuyorum. “

#hepbirliktecokdahagucluyuz #sektorunesahipcik