Gastronomi turizmi çok etkili bir güçtür

TURYİD Başkanı Kaya Demirer, ülkedeki keyifsiz atmosferin her yere sirayet ettiğini, restorancılıkta da işlerin bıçak gibi kesildiğini söyledi. Demirer, ‘Seçimi bekleyen umutlar bir kez daha ötelendi’ dedi. Sözcü'den Demet Cengiz'e konuşan Kaya Demirer, son dönemde ülke gündemini oluşturan olumsuz olayların sektör üzerine etkilerini anlattı.

Ankara’daki patlama…

- Yeme-içme ve eğlence sektörü çok etkilendi tabii ki. Nasıl etkilenmesin? Tadımız tuzumuz kalmadı. Huzurun olmadığı yerde tat mı kalır? İşletmenin yemeğe koyacak tuzu, müşterinin lezzet alacak tadı kalmadı.

Malum konuşacak iyi bir şey yok. Ama deneyelim en azından. Daha önce de pek çok terör saldırısı oldu. İyi haberlere hasret kaldık. Bu sizin sektörünüz üzerinde de baskı yaratıyor değil mi?

- İnanılmaz hem de. İnsanlar yaşadıkları acıdan ve suçluluk duygusundan hiçbir şey yapamaz hale geldi. Seçim yılları hep zordur. 2015 de çok zor bir yıl. Seçim atmosferinden bir türlü çıkamadık. Seçim sonrasına kalan umutlar yerini tedirginliğe bıraktı. Umutlarımızı öteledik yani. Sonuç aynı çıkarsa ve yine hükümet kurulmazsa diye bir kaygı da oluştu. Bu turizmi de etkiliyor tabii ki. Zaten şiddet varsa turist gelmiyor. Bir de gelenlerin polis gazına maruz kaldığına şahitlik ettik kaç kez.

15 BİN KİŞİLİK PAZAR

- Kim aile içi kavga olan komşusuna misafir olmak ister ki? Aynı şey. Turizm çok önemli. Bak, 15 milyon nüfuslu İstanbul’da 15 bin kişi, yani binde bir, kişi başı 150-200 TL’lik bir akşam yemeğine dışarı çıkabiliyor. Fine dining denilen ’iyi kalitede’ restoranlardan söz ediyorum. Bu kadar çok restoran kapanıyor çünkü bu sayıyı artıramıyoruz. Bu sayıyı artırmanın kısa ve orta vadedeki en etkin yolu turizmdir. Türkiye’ye 30, İstanbul’a 12 milyon turist geliyor.

Bunların 15 binini restoranlarımıza yönlendirsek pazar iki katına çıkar. Turistte bu maddi güç de harcama iştahı da var. Yanlış mekanlara gittikleri için onlara para harcatamıyoruz. Bugün İstanbul’da lüks ve rafine restoranlarda gördüğün yabancılar ağırlıklı olarak iş yemeğinde olanlar. Gastronomi deneyimi için gelenler çok çok az. Gastronomi turizmi çok etkili bir güç ve bir tanıtım elçisidir. Bunu kullanamıyoruz.

Dünyada lüks harcamalar içinde otel, spa, gastronomi gibi ’an’ biriktirmeye odaklı olanlar hızla yükseliyor. Ve biz bundan hiç faydalanıyoruz öyle mi? 

- Maalesef! Öncelikle ülkeye gelen turisti doğru kanalize edeceğiz. Otel birliklerine, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne, Ticaret Odası’na, THY’ye diyoruz ki, otellere TURYİD restoranlarının listesini koyalım. Bir terslik memnuniyetsizlik olursa da gel hesabını sor bizden. Bu projeyi Tripadvisor ile birleştirmeyi de planlıyoruz. Gastronomi turizminde kişi başı harcama eğilimi çok yüksektir. Bu bakımdan bizim ülke olarak çok fazla değerimiz var ama bu potansiyeli ortaya çıkaramıyoruz. İnsanlar neden tekrar tekrar Londra, New York ve Barcelona’ya giderler? Yeni lezzetler tatmaya, daha önceki bir tadı yeniden almaya. Gastronomi turizminde frekans yüksektir.

RESTORANLAR SOSYOLOJİYE MALZEME

Bizde restoranların içinde de dengeler farklıdır. Sırf insanlar birbirini göremiyorlar diye kapanan mekanlar oldu.

- Bizim mekanlardan sosyolojiye iyi malzeme çıkar. Yurtdışında lokasyon giderek önemini kaybediyor ama bizde hep önemlidir. Mutlaka görecek ve gösterecek.

Frankie’de neler oluyor?

- Biz restoranımıza müzik de eklediğimiz için kendi segmentinde adeta rakipsiz kaldık. Sezen Aksu, müzik direktörümüz. Yazın müziğe devam ettik. Kış daha da iyi geçiyor tabii ki. Şimdi Frankie markasının etrafında birkaç projemiz daha olacak. Doğru zamanı bekliyoruz.