'Fuarlara katılmayalım' deme lüksümüz yok

Fuar deyince, 

bizim yaşların aklında hep o unutulmaz

İzmir fuarı vardır...

Her ülkenin kendi pavyonlarıyla katılıp,

İzmir'i adeta uluslararası bir arenaya çeviren muhteşem bir organizasyon..

Şimdilerin MICE yapan sevgili arkadaşlarıma, kardeşlerime geriye dönüp iyice incelemelerini öğütlerim...

Neden derseniz, tüm toplumu kucaklayan, sadece kenti değil, tüm Ege bölgesini ayağa kaldıran, yerinden oynatan, adeta bayrama döndüren muhteşem bir organizasyondu İzmir fuarı...

Daha sonra turizmciler damgasını vurdu fuarlara.. 

Doğal olarak, yurt dışı, dahası da Avrupa ....

Kim ne derse desin turizm bize Batı'dan geldi...

Avrupa önemliydi bizim için..

Türkiye de, Avrupa'lılar için..

En çok merak eden, dolayısıyla en çok gezen insanlardı Avrupalılar...

Turizmle ilgili fuarları da neredeyse geleneksel hale getiren onlar...

Paris, Londra, Milano ve Berlin...

Berlin çok farklı...

Neden derseniz, açık açık turizm borsası olarak faaliyete geçen, dünyanın en önemli organizasyonu...

Ülkemizde de düzenleniyor fuarlar...

Hem de sadece turizm konusunda değil...

Ama iyice bilinmeli ki tüm fuarlar , konusu ne olursa olsun, turizmin itici ivmeleri....

Bu arada birileri çıkıp "Fuarlara katılmaya gerek yok" dediğinde, kendi ülkesinde de düzenlenen, ya da düzenlenecek fuarları baltaladığının farkında mı bilemem...

Hele bu arkadaş üst düzeyde bir görevdeyse, söyleyecek hiç lafım olmaz...

Fuarlar, boy gösterdiğiniz, kendinizi tanıttığınız,eski dostlarınızla hasret giderip, yeni dostlarla tanıştığınız yerlerdir...

En önemlisi varlığınızı kanıtladığınız,

ben de buradayım diyerek, sektörün tüm paydaşlarıyla bir araya geldiğiniz önemli arenalardan biridir...

Şu fuara katılalım, şuna katılmayalım, esasında fuarlar gereksiz deme lüksümüz yok!

En ücra köşelerine giderek dünyanın,

ülkemizi tanıtan her çaba  kutsal bizim için...

Şu sıralar sektörün dinamikleri, her türlü negatif etkilere rağmen fuarlarda boy gösteriyor..

İngiltere'deler...

Yarın Berlin olacak...

Her ne kadar farklı pazarların lafı edilse de, kaybettiğimiz Avrupa pazarını tekrar kazanabilmek çok önemli..

Siyasetçilere rağmen...

Umarım, hiç olmazsa  bu konuda dirayet gösterir baskıyla kurulmuş ajans...