Frankfurt (oder) Slubice

Prof. Dr. Volkan Altıntaş Prof. Dr. Volkan Altıntaş 31/12/2019 23:40

Avrupa’da Paskalya zamanı. Havalar iyiden iyiye ısınmaya başladı. Bizler de bunu fırsat bilip tıpkı geçen seneki gibi yine bir sınır bölgesinde olmayı tercih ettik. Ama bu sefer bizim sınırlarımız dışında uzaklarda… Almanya- Polonya sınırında..

 


2004 yılı Mayıs ayında Avrupa Birliği’ne tam üye olarak Polonya’nın kabul edilmesinin ardından Aralık 2007 itibariyle Polonya’ya serbest dolaşım imkanı tanınmış ve yeni bir dönem başlamıştı. O tarihten itibaren sınırların tamamıyla ortadan kalktığı Almanya-Polonya sınırı artık tarihte bir detay olarak yerini aldı.

 

En son 2006 yılında pasaport kontrolü sonrası Almanya’dan Polonya’ya ulaştığımda sınır polisi tarafından kontrol sonrası ülkeye giriş iznim verilmişti. Aynı bekleme noktasını bu ziyaretimde gördüğümde farklı duygular hissettim. Aradan sadece beş yıl geçti. Aynı binalar yine yerinde durmakta. Ancak bir farkla.. Ne kontrol ne de polis var. İnsanlar ellerini kollarını sallayarak Almanya’dan Polonya’ya yürüyerek bir köprü üzerinden geçiyorlar. Oder nehrinin bir tarafı Almanya diğer tarafı ise Polonya. Bir üniversite şehri olan Franfurt Oder’den küçük şirin bir yerleşim yeri olan Slubice’ye bir şeyler yemeye, sigara ya da alkolü içecek almaya, alışverişe (halen Polonya’da zloty kullanılmakta ve 1 Euro= 3,94 zloty) ya da Polonyalı bir arkadaşına misafirliğe… Bana göre oldukça garip bir durum bu ortaya çıkan gerçek. Bizler sınırlarla büyümeye alışık bir millet olarak böylesine açık sınırları yerinde görmek benim bir hobim haline geldi adeta. İki farklı millet, iki farklı kültür ve sınırsız bir yaşam.

 

Sınırların ortadan kalması yeni sektörlerin, yeni yaşam biçimlerinin, yeni girişimcilerin doğmasına yol açmış durumda. Güncel bir konu olarak tartışılan Avrupa Birliği’nin şeker üretimi ile ilgili Polonya için aldığı tedbirler ülke içinde bir şeker krizi yaratmış. Bu da sınır bölgelerinden Almanya’nın sınır bölgelerindeki şekerlerin Polonya içine taşınmasına ve Alman raflarında şeker stokunun neredeyse sıfırlanmasına neden olmuş durumda. Benzer durum Polonya tarafı için de geçerli. Almanya’da neredeyse iki katı fiyatına içilen sigara ve alkol Polonya tarafında çok daha hesaplı. Bu nedenle sadece sigara satın almaya gelen bir cafede oturup bir şeyler içen Alman gençleri dahi Polonya’nın bu küçük kasabasına adeta hayat veriyor.

 

Daha önceleri birbirlerini bu kadar iyi tanıma fırsatı bulamayan bu halk arasında akrabalık ilişkileri de artık çok çok rahat. Alman erkekleri arasında en çok evlilik Polonyalılar ile yapılmakta. Bu evlilik patlamasında sınırların kalkmasının ne kadar etkisi olduğu ise ayrı bir araştırma konusu sanırım.

 


Paskalya’nın hemen öncesinde bir toplantı için bulunduğum “European University Viadrina Frankfurt (Oder)” bu farklı bakış açısını hem üniversitesinde hem de öğrencilerine hissettirmeyi bir misyon olarak da üstlenmiş durumda. Dünyanın yetmiş ülkesinden öğrenci kabul eden ve sınırların ortadan katlığı bir bölgede Avrupa’nın en saygın üniversiteleri arasında gösterilen bu üniversitedeki hocalar ve öğrencilerin bakış açıları ve dünya görüşlerinde de “sınırsız bir duruş” beni çok etkiledi.

 

854 km. uzunluğundaki “Oder” nehrinin 187 km.lik bölümü Almanya Polonya arasında sınır olarak bugüne kadar yer almakta idi. Şimdi bu nehir bile daha farklı akıyor diyor buradaki insanlar. Daha dostça, daha barışçı ve zararsız..

 

Sınırların kalması gerek insanların günlük yaşamlarında gerek düşüncelerde gerekse doğanın kendi düzeni içinde bir başa dönmeyi, olduğun gibi kalabilmeyi ifade ediyor bana göre.

 

Bu kısa turun sonunda ise sanırım söylenecek tek şey kalıyor.

 

Frankfurt ya da (oder) Slubice ne fark eder… Fark önce kafadaki sınırların kalması..İşte bütün mesele bu…

 

Sevgilerimle,

 

Dr.Volkan Altıntaş

www.volkanaltintas.com

 

 


Önemli haberleri kaçırma!

E-posta bültenine abone ol:

Merak etme spam mailler gelmeyecek.