Eren Ünal: Hop Health, Hop Partner sistemi ile sağlık turizmini büyütecek

Dünyanın her yerinden doktorlar ile hastaları bir araya getirmek için geliştirilen yeni nesil sağlık platformu Hop Health, 2025’te partnerlik sistemine odaklanarak sağlık turizmi sektörünü büyütmeyi hedefliyor.

25/07/2025 19:42
Eren Ünal: Hop Health, Hop Partner sistemi ile sağlık turizmini büyütecek

Bu sistemle sağlık turizmi sektörüne katılmak isteyen bireylerin ve kurumların, sahip oldukları network gücü ve lead oluşturma kabiliyetleri sayesinde 200 milyar dolarlık sağlık turizmi pazarına kolayca entegre edebileceklerini söyleyen Hop Health Kurucusu ve CEO’su Dr. Eren Ünal, sağlık turizmi sektörünün geleceğini ve platformun önümüzdeki döneme ilişkin planlarını Turizm Aktüel’e anlattı.

Sağlık turizminde dünyada ve Türkiye’de nasıl bir pazar bulunuyor?

Küresel sağlık turizmi pazarı 200 milyar dolara ulaşmış durumda. Yıllık ortalama birleşik büyüme oranı ise yüzde 21,2. Büyümeyi artıran temel pazar etkenleri; gelişmekte olan ülkelerde en yeni tıbbi teknolojilerin bulunması ve tedavi maliyetlerinin daha uygun olması. Sağlık turizmi alanında en çok hasta kabul eden ülkeler sıralamasında; Meksika, Hindistan, Tayland, Brezilya, Türkiye, Singapur ilk sıralarda yer alıyor. Özellikle Türk Hava Yolları’nın 128 ülke ve 328 noktadan İstanbul’a uçuşlarının olması da ülkemizi tercih sıralamasında üst noktalara taşıyor. Robotik cerrahi ve gelişmiş teşhis gibi sağlık teknolojisindeki ilerlemeler pazarı etkiliyor. Tedavi sonrası bakım ve rehabilitasyon hizmetleri, medikal turizm destinasyonlarında odak noktası haline gelmiş durumda. Medikal turizm sektöründeki hastaneler ve klinikler, itibarlarını artırmak için büyük ölçüde çevrimiçi incelemelere ve sosyal medyaya güveniyor.

Hastalar olumlu bir deneyim yaşadığında ve bunu paylaştığında daha fazla fayda kazanılıyor. Yurt dışındaki tıbbi tedavileri teminat altına alan bazı sigorta şirketleri, medikal turizm sektörünün büyümesini daha da kolaylaştırıyor. Sağlık turizmi hizmet sağlayıcıları ve kolaylaştırıcıları arasında fiyatlar daha şeffaf hale geliyor. Bilgiler hastaların tıbbi seyahatlerini planlamalarına ve bilinçli kararlar vermelerine yardımcı oluyor. Sağlıklı yaşam ve koruyucu bakım, tıp turistleri arasında giderek daha popüler hale geliyor. Spa bakımları, yoga inzivaları ve beslenme planları insanların aradığı tedavi ve hizmetler arasında bulunuyor.

Sektöre yönelik önümüzdeki yıla ilişkin beklentileriniz neler olacak?

2025 yılı içerisinde küresel sağlık turizmi pazarının, 250 milyar dolara yaklaşmasını bekliyoruz. Bulunduğu bölgenin en uygun ve kaliteli tedavi merkezleri arasında yer alan ülkemiz ise diğer Avrupa ülkelerine oranla fiyat olarak daha uygun olması nedeniyle birçok turistin ilgisini çekiyor. Aynı zamanda Türkiye’nin içinde bulunduğu konum -coğrafi olarak özellikle İstanbul 170 şehre 2-3 saat uçuş mesafesinde- sağlık teknolojileri ve yetişmiş sağlık personeli sebebiyle sağlık turizmine olan ilgi her yıl artıyor. Şöyle ki geçtiğimiz dönemi 5 milyar dolarla kapatan   sağlık turizmi gelirlerinin 2025’te resmi olarak 6 milyar doları, gayri resmi olarak ise 10 milyar doları geçmesi bekleniyor.

Sağlık turizmi denildiğinde akla estetik müdahaleler gelse de ülkemiz özellikle organ nakli ve kanser tedavilerinde de yurt dışındaki hastalar tarafından tercih ediliyor. Bunu neye bağlıyorsunuz?

Sağlık Bakanlığı Organ ve Doku Nakli Bilgi Sistemi'ne (KDS) göre Türkiye'de her yıl binlerce nakil gerçekleşiyor. 2000 itibariyle 70 bin civarında organ nakli gerçekleşirken; 2024 yılında Türkiye genelinde 5 bin 264 nakil gerçekleşmiş durumda.  Özellikle canlı vericili nakillerde Türkiye Avrupa'da en yüksek başarı oranlarına sahip ülkelerden biri olarak öne çıkıyor. Veriler değerlendirildiğinde Türkiye özellikle böbrek, karaciğer, kalp ve pankreas nakillerinde, ayrıca robotik cerrahi ve laparoskopik tekniklerle gerçekleştirilen mide, kolon, pankreas ve prostat kanseri operasyonlarında öne çıkıyor. Kanser tedavisinde ise Türkiye meme, akciğer, mide, kolorektal ve pankreas kanserleri gibi ölümcül kanserlerde; cerrahi, kemoterapi, radyoterapi ve immünoterapi gibi ileri tedavi protokolleri ile dünya standartlarında hizmetler sunuyor. Bu sayede hastalar, sadece estetik ihtiyaçları için değil, yaşam sürelerini uzatmak ve yaşam kalitelerini artırmak için de Türkiye’yi tercih ediyor.

Sağlık turizmi kapsamında gerçekleştirilen organ nakilleri toplam organ nakillerinin yüzde 15’ini, kanser ameliyatları ise toplam kanser ameliyatlarının yaklaşık yüzde 20’sini oluşturuyor. Bu oranların temelinde, uzman doktorların başarılı sonuçları ve ileri teknolojiye sahip sağlık altyapısı yatıyor. Türkiye’nin organ nakli ve kanser cerrahisinde tercih edilmesindeki en büyük etken bana göre Türk cerrahlarının elde ettiği yüksek başarı oranları… Alanında uzman ve uluslararası deneyime sahip cerrahlarımız, ileri cerrahi teknikler, multidisipliner yaklaşımlarla dünya standartlarında operasyonlar gerçekleştiriyor. Olumlu ve başarılı sonuçlar ise Türkiye’nin uluslararası alanda güçlü bir sağlık destinasyonu olmasına imkan tanıyor. Başarıyla gerçekleştirilen operasyonlar ve hastaların memnuniyetle paylaştıkları referanslar, yeni hastalar için güvenilir imaj oluşturuyor. Bu durum, Türkiye’nin sağlık turizmindeki liderliğini sürdürmesine katkı sağlarken, aynı zamanda küresel pazarda hem ekonomik hem de itibar açısından daha fazla pay almasını mümkün kılıyor.

Biraz da HOP Health’ten bahsedelim.  Hop Health’in kuruluş hikayesini anlatabilir misiniz? Hangi amaçlarla yola çıktınız, neleri değiştirmek istiyorsunuz?

Sağlık sektörüne baktığımızda sektörümüzün henüz tam anlamıyla dijitalleşemediğini ve mevcut iş modellerinin web sitesinden öteye geçemediğini görüyoruz. Sektörü araştırdığımızda sağlık turizmi adına bir pazar yeri olmadığını fark ettik. Aynı zamanda sektörde gerek doktorların gerekse hastaların yaşadığı problemleri gözlemleme şansımız oldu ve bu sorunlara çözüm üreterek sistemi daha da geliştirmek istedik. Böylece tüm sağlık modellerini içeren bir sağlık platformu oluşturma yolunda ilk adımları attık.

Neler yapıyorsunuz peki?

Hop Health olarak hastalar ile sağlık kurumlarını ve doktorları dijital, global bir platform üzerinden buluşturuyoruz. Dünyanın herhangi bir yerindeki bir hasta ister kendi ülkesinde ister Avrupa'da veya Amerika'da olsun, dilediği tedaviye dijital bir platformumuz üzerinden kolaylıkla ulaşabiliyor. Hastalar doktor görüşmeleri, konaklama, seyahat, transfer, tercümanlık hizmetleri, online ödemeler, ödemelerin kredilendirilmesi ve taksitlendirilmesi gibi toplam 14 modülü kolaylıkla organize ederek hekimden aracısız bir fiyat alarak kendine en doğru tedaviyi seçebiliyor.

Hop Health’in yaratacağı ekonomiden bahsedebilir misiniz?

Sağlık turizmi tedavi hizmetlerinin çok daha ötesinde geniş bir ekosistemi kalkındırıyor. Zira ülkemize gelen bir hastanın toplamda harcadığı paranın sadece yüzde 40’ı sağlık alanıyla ilgili. Geri kalan yüzde 60’lık bölümü hastalar; alışveriş, giyim, yemek ve turistik geziler için harcıyor. Bu nedenle sağlık turizmi pek çok sektörü kapsayan, besleyen ve pastayı büyüten bir değer. Biz de Hop Health olarak pastadan pay alan aktörlerden değil de pastayı büyüten bir yapı olmaya çalışıyoruz.

Sadece sağlık hizmetleri çözümleri değil; gelecek hastanın tur, yemek, alışveriş gibi birçok imkândan yararlanmasına öncülük ediyor ve onlara bunlarla ilgili fırsatlar sunuyoruz. Operasyona gelen hastalarımız kısa bir iyileşme sürecinden sonra tatil ve kültür turu seçeneklerini de tercih ediyor. Biz de onlara Antalya’dan yaz tatili veya Nevşehir’den kültür turları ayarlayabiliyoruz. Türkiye’de sağlık ile turizmi birleştiren bir anlayışla yurt dışından kalifikasyonu yüksek hasta getirerek ülke ekonomisini desteklemek istiyoruz.

Sağlık turizmi sektöründeki kayıt dışı gelirlerden bahsedebilir misiniz? Siz Hop Health olarak bu soruna nasıl bir çözüm sunuyorsunuz?

TÜRSAB’ın verilerine göre sağlık turizmi kapsamında ülkemize yurt dışından senede 3 milyona yakın hasta geliyor. Bu hastaların sadece 700 bininin kayıtlı hasta olduğunu görüyoruz. Gelen hasta sayısını tam olarak bilmemiz ise ne yazık ki mümkün değil. Nerede hangi ameliyatın yapıldığı, ne kadar para harcandığı tam ölçülemiyor ki bu kayıt dışı anlamına geliyor. Biz Hop Health olarak tüm hastaların kayıtlarını tutuyor ve “vergilendirilebilir ve takip edilebilir bir değer” yaratıyoruz. Aynı zamanda ülkemizdeki sağlık turizmi sektörünün yüzde 40’tan fazlasını kabin memurları, taksi şoförleri, tur rehberleri gibi bireysel aracılar oluşturuyor. Bu sistemin sağlıklı olduğunu düşünmüyoruz. Bu aracılar için de B2B’de partnerlik yapma ve onlar için de tüm süreçleri kendileri ve sağlık kuruluşları için takip edilebilir, kontrollü ve sağlıklı bir biçimde ilerleyebilir hale getirmeyi amaçlıyoruz.  

Kuruluşunuzda bu yana nasıl bir gelişme gösterdiniz?

Platformumuzda branşlarında dünyanın en iyilerinden olan 500’ü aşkın doktorumuz bulunuyor. Hekim eklerken kurumun tüm hekimlerini eklemek yerine süreci en sağlıklı hale getirmek için hekimleri özenle seçmeye çalışıyoruz. Sağlık turizmini büyüten bir değer olmak istediğimizi ve kar amacı gütmediğimizi söylediğimizde doktorlar bu yaklaşımımızı hemen benimsiyor ve adeta birer marka elçisi gibi bizimle birlikte çalışıyor.

Şu anda aylık ortalama 200-300 hastanın tedavisine aracılık ediyoruz. Önümüzdeki yıl ise ayda 1000 hasta hedefimiz bulunuyor. 2025 için hedefimiz 10 bin hasta ağırlamak. 2026’dan sonra ise hedefimiz 30 bin hastaya hizmet verebilmek.

Bu dönemde en kritik ilk 3 önceliğiniz nedir?

HOP Health platformunun hasta, sağlık hizmeti veren kurumlar ve partnerler olmak üzere 3 ayrı paydaşı bulunuyor. Önceliğimiz bu 3 paydaşa dokunan modülleri geliştirmek. Öncelikle HOP Health Partnerlik sistemimizi daha da geliştirmek istiyoruz. Bu model ile tüm B2B’lerin dijital çözüm ortağı olmak istiyoruz. Aynı zamanda sağlık hizmetini veren hastane ve doktorlarımıza özel tüm modüllerimizi içeren bir App bizleri bekleyecek. Son olarak ise kullanıcılar yani hastalarımızın sağlık yolculuklarını planlarken sağlık hizmetinin dışında da birçok fırsat sunduğumuz ve bu süreçlerini kolaylaştıran, daha keyifli bir hale getiren AI asistanımız da olacak.

Önümüzdeki döneme yönelik proje hedeflerinizi paylaşır mısınız? Yatırımlarınız neler olacak?

Hop Health olarak bizim 2025’ten itibaren ciromuzu 50 milyon doların üzerine çıkarma gibi bir hedefimiz bulunuyor. Aynı zamanda bu yılın sonlarında hayata geçirdiğimiz ve HOP Health’in ana omurgasını oluşturan partnerlik sistemini daha geliştirmek istiyoruz. Bu sistemle şu anda havayolu şirketlerinden fiziki acentelere, otellerden bireysel aracılara kadar birçok kuruma kullanıcıya erişim imkânı tanıyoruz. Bunu yaparken de partnerlere hiçbir operasyonel yük getirmiyor; yalnızca günlük iş akışlarındaki pazarlama potansiyeli ile sağlık turizmi yapma fırsatı sunuyoruz. Böylece sağlık turizmi sektörüne katılmak isteyen bireylerin ve kurumların, sahip oldukları network gücü ve lead oluşturma kabiliyetleri sayesinde 200 milyar dolarlık sağlık turizmi pazarına kolayca entegre olabilmelerini sağlıyoruz.


Önemli haberleri kaçırma!

E-posta bültenine abone ol:

Tüm güncellemelerden e-posta yoluyla haberdar olun.