Doğu Ekspresi İle Dört Gün, Dört Güzel Şehir

Değerli Turizm Aktüel okurları, şimdiki yazımda sizlerle, 26-29 Ocak 2019 tarihleri arasında Doğu Ekspresi‘yle yaptığım Sivas-Divriği-Kars-Erzurum gezisine dair izlenimlerimi paylaşacağım.

Alpaslan Arik 07/02/2019 10:23

16-17 Şubat 2018 tarihli Kars gezimizi, özel nedenlerle tamamlayamadan dönmek zorunda kalmıştık. Ancak bu defa Kars gezimize Doğu Ekspresi Treni deneyimini ve tur programı gereği Sivas-Divriği ve dönüş yolu olarak da Erzurum’u eklemiş olduk.

Tur programımız gereği, 26 Ocak’ta sabah 06.15. uçağı ile İstanbul’dan Sivas’a vardık. Saat 14.00 ‘e kadar Sivas’ın görülmeye değer, tarihi ve turistik yerlerini gezdikten sonra karayoluyla Divriği için yola çıktık. Saat 16.30 da vardığımız Divriği’de tarihi ve turistik yerleri gezerek gece konaklamamızı yaptıktan sonra 27 Ocak’ta, 2 saat gecikmeli olarak sabah saat 9.15’te Doğu Ekspresi Treni ile Kars yolculuğumuz başladı.

Havanın güzel olması, manzara fotoğrafı çekimleri, büyük-küçük birçok istasyonda kısa molalar, 12 saat süren tren yolculuğumuzu çok zevkli kıldı. Saat 20.30 da Kars’a vardık. 28 Ocak günü günü Kars-Ani Harabeleri ve Çıldır Gölü turumuzu yaptık. Akşam konaklama ve yöreye özgün dans ve âşık atışmaları eşliğinde unutulmaz bir akşam yemeği için otelimize döndük.

29 Ocak sabahı Fethiye Camii (Ruslar tarafından Kilise olarak inşa edilmiş), Kars merkezde bulunan Kafkas Cephesi Harp Tarihi (Kanlı Tabya) Müzesi’ni, Gazi Ahmet Muhtar Paşa Konağı’nı, Kümbet Camii (Oniki Havariler Kilisesi olarak inşa edilmiş), taş evler ve konaklar ile tarih kokan Kars sokaklarını gezdik. Kaz eti ziyafetinden sonra karayoluyla Erzurum’a gitmek üzere yola çıktık. Erzurum’dan saat 20.20. uçağı ile İstanbul’a döndük.

Çok şehirli, yoğun programlı gezimiz hakkında sırasıyla; görülmesi gereken yerler, yenilmesi gereken yemekler, özgün ve yöresel aktiviteler hakkında kısa bilgiler paylaşacağım.

Gezimizin Sivas kısmı kısa süreli olduğu için sadece merkezde bulunan, görülmeye değer, muhteşem tarihi eser ve anıları biriktirmiş yer ve eserleri gezip görmek ve meşhur Sivas Köftesi’ni tatmak mümkün oldu.

Sivas merkezde özellikle gezip görülmesi gereken bazı yerler:

1-Çifte Minareli Medrese: ( Darül-hadis) olarak da bilinir. 1271/1272 yıllarında İlhanlılar veziri Şemseddin Mehmet Cüveyni tarafından yaptırılmıştır.

2-Buruciye (Şifaiye) Medresesi: 1271 M. yılında Anadolu Selçuklu Sultanlarından III. Gıyasettin Keyhüsrev zamanında Hibetullah Burucerdioğlu Muzaffer Bey tarafından yaptırılmıştır.

3-Sivas Kongre Müzesi: Mustafa Kemal Atatürk ve Heyet-i Temsiliye tarafından 2 Eylül-18 Aralık 1919 tarihleri arasında "Milli Mücadele Karargâhı" olarak kullanılan bina Sivas Lisesi olarak da kullanılmış, şimdi Müze olarak hizmet vermektedir.

4-Gök Medrese: 4. Kılıçarslan'ın oğlu 3. Gıyasettin Keyhüsrev döneminde Vezir Sahip Ata Faahreddin Ali tarafından 1271 yılında yaptırılmıştır.

5-Ulu Camii: Anadolu Selçuklu Devleti sultanı II.Kılıçarslan'ın oğlu Kutbeddin Melikşah tarafından 1196 yılında yaptırılmıştır. Camii olarak kullanılmaya devam edilmektedir.

Gezimizin Divriği kısmı da kısa süreli ve akşamın geç saatine kaldığı için sadece bir kısım konakları ve Ulu Camii ile Şifahanesini dıştan görmek mümkün oldu. (Yenileme çalışmaları devam ediyor.)

Divriği Erzurum arası Tren yolculuğu (Doğu Ekspresi ile ) muhteşem manzarası ile görülmeye değer bir seyir keyfi oluşturuyor. Erzurum-Kars arası geç saate rastladığı için sadece dinlenme ile geçmiş oldu.

Kars’a dair anlatacaklarım, geçmiş yazımda da belirtmiş olduğum gibi:

Kars, (Serhat Kenti olarak da anılır) heybetli kalesi, taş evleri ve samimi ozanları (Âşıkları) ile her zaman insanları cezbeden bir kent.

1-Kars Kalesi: Tüm şehre hâkim bir tepede yapılmış, muhteşem manzarası ile görülmeye değer tarihi ve turistik alan olup bir kısım yenileme çalışmaları da devam etmektedir.

2-Gazi Ahmet Muhtar Paşa Konağı: 19. yüzyılın ilk çeyreğinde inşa edilmiş. Osmanlı Rus Savaşı’nda Ordu Komutanı Gazi Ahmet Muhtar Paşa tarafından bir süre karargâh binası olarak da kullanılmış.

3-Ani Harabeleri: Kars’a sadece 48 kilometre mesafede olan Ani Harabeleri, Türkiye-Ermenistan sınırında yer alıyor. M.Ö. 350-300 yıllarına dayanıyor. Ani’de Selçuklu eserleri de bulunuyor.

Kars Büyük Katedral: Kars Büyük Katedral, şehrin en merak edilen tarihi değerlerinin başında geliyor. Büyük Katedrali’n yapımı M.S. 990 yıllarına dayanıyor.      

Genç Kızlar Kilisesi: Kars-Arpaçay Nehri kıyısında, doğanın içerisinde sakladığı ve koruduğu en eski yapılardan biridir.

Kars’ta bulunan Ani Harabeleri’nin kuzey doğusunda yer alan Tigran Honents Kilisesi, bölgenin zengin tarihine ışık tutan önemli yapılardan biridir.

4-Havariler Kilisesi: Kaleiçi Mahallesi’ndeki Havariler Kilisesi, mimari açıdan Selçuklu kümbetlerine benzediği için günümüzde Kümbet Camisi olarak adlandırılmaktadır.12 Havari adına inşa edilen kilise, Bagrat Kralı Abbas II. Takavor tarafından yaptırılmıştır. Yapım yılı 932-937 yılları arasında kabul edilmektedir.

Serhat şehri olan kent, geçmişten gelen çok kültür ve çok devletlere yurt olmasının izlerini eski kilise, harabe, kale ve taş yapılarla gösteriyor. Kars merkezde gezilip görülmeye değer, eskiden kalma taş ev ve konaklar, muhteşem Baltık mimarisini sergiliyorlar.

Kars merkezi ve tarihi alanları, şehir içi taş yapıları, yiyecek içecek yerlerini ve yöresel alış-veriş alanlarını görmek için en iyi ulaşım yürümektir.

Kars’da kaz eti, kaşar ve diğer peynirlerinin yanında, Kars’ın çok iyi ve özgün yemekleri olduğunu biliyorum. Bunların bir kısmını sıralayacak olursak: Hangel, Kete, Erişte Pilavı, Haşil, Feselli, Katmer, Bişi, Piti, Nezik. Ayrıca yemeği olarak da; Tandır, Tas Kebabı yörenin meşhurlarındandır. Tatlı olarak; Hasuda ve Umaç helvası olarak saymak ve tatlı su balığı çeşitlerinden yemek de mümkündür.

Kars kış turizmini çok daha cazip hale getiren Çıldır Gölü’dür. Buz tutan gölde balık avlamak ve taze balık yemek, yine buz tutmuş göl üzerinde Atlı Kar Kızakları ile tur ise, Kars da ayrı bir görsel şölendir. Ozan ve aynı zamanda kızakçı Tekin Acar’ın türküleri ile neşe kattığı kızak turları, unutulmaz anıların başında gelecektir.

3’üncü gün akşam yemeğimizde yöresel halk oyunlarını muhteşem sergileyen Kars Kafkasyalı Asiler Dans Topluluğu’nun gösterisinden sonra, Kars ozanlarından Âşık Gültekin Akbaba ile Âşık Arif Gülcani’nin karşılıklı atışmaları, Kars’daki son gecemize büyük neşe katmış oldu.

Kars ‘da kış turizmi her geçen gün biraz daha gelişmektedir. Özellikle taş ev ve konaklardan dönüştürülen butik oteller çok iyi kalitede. Yeni yapılan turistik oteller, tur şirketlerinin yoğun talebine ancak cevap verdiği için, önceden yer ayırtarak gidilmesini tavsiye ederim.

Gezimizin son günü geldiğimiz Erzurum’da gezip görülecek tarihi ve turistik yerleri ise; Erzurum Kalesi, Üç Kümbetler, Çifte Minareli Medrese, Rüstempaşa Bedesteni, Erzurum Saat Kulesi (Tepsi Minare), Lalapaşa Camii, Erzurum Ulu Camii, Erzurum Murat Paşa Camii, İbrahim Paşa Camii, Derviş Ağa Camii, Öşvank Kilisesi, Cimcime Sultan Türbesi olarak sıralayabiliriz. Ayrıca Erzurum Cağ Kebabı, Erzurum Kadayıf Dolması ve Erzurum Demir Tatlısı unutulmaz yiyeceklerindendir.

Önceki yazımda belirttiğim gibi son dönemlerde talep patlaması yaşayan Doğu Ekspresi ise, İsviçre –İtalya arası tren yolculuklarına rakip olmaya adaydır.

Gezimizi keyifli kılan gezi grubu arkadaşlarımızdı. Kısa gezi süresinde, uzun yıllar unutulmayacak dostluklar, arkadaşlıklar ve anılar oluştu. Tüm seyahat arkadaşlarıma teşekkürlerimi sunarım. Değerli okurlarıma ve gezi severlere tavsiye edeceğim bu tur için şimdiden iyi gezmeler dilerim.