Diziler, Türkiye’ye seyahat etme isteğini yüzde 25’ten yüzde 54’e çıkardı

TÜRSAB Incoming Turizmi İhtisas Başkanı Aylin Özsavaş’ın moderatörlüğünde düzenlenen ‘Turizmde Kamera Arkası’ paneli, T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı Sinema Genel Müdür Yardımcısı Mustafa Selçuk Yavuzkanat, Televizyon ve Sinema Filmi Yapımcıları Birliği Genel Sekreteri Av. Burhan Gün, Inter Medya Başkanı ve COO’su Ahmet Ziyalar ve Netflix Türkiye Kamu Politikaları Direktörü Pelin Mavili’nin katılımlarıyla gerçekleşti.

22/04/2021 19:12
Diziler, Türkiye’ye seyahat etme isteğini yüzde 25’ten yüzde 54’e çıkardı

TÜRSAB Incoming Turizmi İhtisas Başkanı Aylin Özsavaş’ın moderatörlüğünde düzenlenen ‘Turizmde Kamera Arkası’ paneli, T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı Sinema Genel Müdür Yardımcısı Mustafa Selçuk Yavuzkanat, Televizyon ve Sinema Filmi Yapımcıları Birliği Genel Sekreteri Av. Burhan Gün, Inter Medya Başkanı ve COO’su Ahmet Ziyalar ve Netflix Türkiye Kamu Politikaları Direktörü Pelin Mavili’nin katılımlarıyla gerçekleşti.

Destinasyonların tanıtılmasında dijital yayın platformlarının ve pazarlama çalışmalarının son dönemde artış göstermesinin, tüketici üzerindeki gücü ve etkilerinin değerlendirildiği panelde ilk olarak, Netflix Türkiye Kamu Politikaları Direktörü Pelin Mavili değerlendirmelerde bulundu.

Türkiye’nin güzelliklerini ön plana çıkartan içeriklerimiz mevcut 

Mavili, ‘‘200 milyon aboneye ulaşmış durumdayız ve 190 ülkede faaliyet gösteriyoruz. 2016’dan beri de Türkiye’deyiz. Türk dizi ve filmleri son 10 yılda sınırları aşmıştı. Zaten hikâye anlatıcılığı çok kuvvetli. Ama Anadolu bir medeniyetler beşiği. Anadolu’nun çok kuvvetli hikayeleri var. Biz de iyi hikayelerin her yerden çıkabileceğine ve dünyanın dört bir yanında izleyici bulabileceğine inanıyoruz.

Bununla birlikte kendini kanıtlamış Türk hikâye anlatıcılığıyla, Türk dizi ve film sektörüne de inanıyoruz. Bu doğrultuda, Türkiye’nin güzelliklerini ön plana çıkartan içeriklerimiz mevcut.’’ cümleleriyle, kültürel değerlerimizin dijital platformlarda oldukça başarılı ve olumlu dönüşler elde ettiğini belirtti.

"Türk içeriği izleyenlerin, Türkiye’ye seyahat etme isteklerinde yüzde 25’ten yüzde 54’e artış görüyoruz."

Netflix Türkiye Kamu Politikaları Direktörü Pelin Mavili, ‘‘Netflix üzerinden Türk içeriklerini izleyenler ve izlemeyenler iki gruba ayırdık; araştırma yaptığımız kitlenin ilgisini ölçtük. Gördüğümüz, Türk içerik izleyenlerin Türkiye’ye yakınlık hissi tam iki kat artarak %23’ten %46’ya çıkıyor.

Bu sadece bununla sınırlı kalmıyor. Türk dilini öğrenme, Türk tarihini araştırma, Türk yemeklerini tatma isteğinde artış görüyoruz. Bu da Türk içeriklerinin yurt dışındaki Türkiye ile ilgili satın alma ve seyahat etme davranışına etkisinin açık bir kanıtı.’’ cümleleriyle, ülkemize ve kültürümüze yönelik artan ilgi hakkında istatistiki rakamları paylaştı.

Panelde değerlendirmelerde bulunan bir diğer isim T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı Sinema Genel Müdür Yardımcısı Mustafa Selçuk Yavuzkanat oldu.

Dizilerimiz zaten 152 ülkede, neredeyse dünyanın tamamında izleniyor

Dizi ve filmlerin dünyadaki yeri ile bu alanda yürütülen çalışmalar hakkında Yavuzkanat, ‘‘Sinemamız da dizilerimiz de genel anlamda dünyada oldukça güçlü durumda. Uzun zamandır üzerinde çalışıyoruz.

Uluslararası alanda sinemamız artık tanınan bir marka haline geldi. Cannes, Venedik, Tokyo gibi önemli festivallerden büyük ödüller kazanıp geliyorlar. Ayrıca dizilerimiz zaten 152 ülkede, neredeyse dünyanın tamamında izleniyor.’’ dedi.

Ülkemizin doğal güzellikleri tartışılmaz, doğal bir plato niteliği taşıyor

TÜRSAB Incoming Turizmi İhtisas Başkanı Aylin Özsavaş’ın ‘‘Film komisyonları, yatırım ortaklıkları, teşvikler hayata geçiriliyor mu?’’ sorusuna Kültür ve Turizm Bakanlığı Sinema Genel Müdür Yardımcısı Mustafa Selçuk Yavuzkanat, ‘‘Ülkemizin doğal güzellikleri tartışılmaz.

Doğal bir plato niteliği taşıyor. Ancak dünyanın neresine giderseniz gidin her ülkenin yabancı yapımlar için bir teşvik mekanizması var. Yüzde 20, 30, 40, 50 gibi.

Filmini Türkiye’de çeken yabancı yapımcılara destek

Bunu ülkemize nasıl uyarlayabiliriz, burada nasıl bir sistem oluşturabiliriz diye çalışmıştık. Biliyorsunuz, 2019 yılında sinema kanunumuzu değiştirdik. Bu süreçte sektörle de bir arada yoğun çalışmalar gerçekleştirdik. Kanun değişikliğinin sonrasında, şu anda ülkemize gelen ve filmini Türkiye’de çeken yabancı yapımcılara ülkemizde harcadıkları tutarın yüzde 30’una kadarını destek olarak verebiliyoruz.

Ülkemizin konumu tartışılmaz. Bir yapımcının arayacağı her tür koşul mevcut. Bunu biz teşviklerle destekleyerek önemli bir eksiği gidermiş olduk. Filmlerinin bir kısmını Türkiye’de çekmek üzere gelip, keşke tamamını burada çekseymişiz diyenler oldu. Yabancı filmlere destek bizim önemli faaliyetlerimizden biriydi.

Yoğun bir talep, yoğun bir ilgi var. Bunun yanında, bizim bu teşviklerle ülkemizi tanıtmayı istediğimiz bir portal hayalimiz vardı, onu da gerçekleştirdik. Şu anda yabancı bir yapımcı ‘Filminturkey.com.tr’ adresine girdiğinde, ülkemizde film çekilebilecek lokasyonlar hakkında bilgi alabiliyor.’’ cümleleriyle cevap verdi.

Türkiye’deki ana akım dizi sektörünün büyük çoğunluğu bizim üyemiz

Panelde, Televizyon ve Sinema Filmi Yapımcıları Birliği Genel Sekreteri Av. Burhan Gün, cümlelerine ‘‘Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın idari ve mali denetiminde olan, kanun maddesine göre kurulmuş bir meslek birliğiyiz.

Temel görevimiz, fikir mülkiyet haklarının korunması ve üyelerin hem sinema, hem fikri mülkiyet alanlarında temsili ile ilgili uluslararası anlaşmalar üzerinden dünyada temsilini sağlamak. Türkiye’deki ana akım dizi sektörünün büyük çoğunluğu bizim üyemizdir. Dolayısıyla geniş kapsamlı bir temsil kabiliyetimiz bulunuyor. Bunun yanı sıra strateji de oluşturuyoruz.’’ şeklinde başladı.

"TÜRSAB ile bunu bir başlangıç görüp, ilerleyen süreçlerde adımlar atmak isteriz.’’

Türk dizi ve filmlerinin tüm dünyada beğeni ile takip edilmesi üzerine Gün, ‘‘Dizi sektörü güçtür ama daha da önemlisi stratejik bir sektördür. Taşıyıcı bir endüstridir. Diğer sektörler dizi sektörleriyle iş birliği yaparsa kendi ürünlerini de yurtdışına ihraç edebilirler.

İnsanlar film ve dizilerde gördükleri ürünleri araştırıyor ve Türkiye’de üretildiğini görüyor. Endüstriyle doğru bir bağ kurarak, doğru lokasyonu belirleyerek strateji oluşturmalısınız. Bunun turizme etkisi, hedeflenen ülkeden gelen turist sayısının 3 katına dahi çıkabilmesi olur.’’ dedi.

Panelde son olarak Inter Medya Başkanı ve COO’su Ahmet Ziyalar değerlendirmelerde bulundu.

Bu macera, 14 yıl kadar önce başladı 

Ziyalar, Türk dizi ve filmlerinin dünyaya yayılması ile ilgili, ‘‘Bu macera, 14 yıl kadar önce başladı. İlk dizi de Kazakistan’a Deli Yürek dizisiydi. Ondan sonra kültürel açıdan çok yakın olduğumuz için Balkanlar bizim yaptığımız işleri çok kolay benimsedi. Ortadoğu’da büyük başarı hikayesi yazılmaya başlandı.

Gümüş dizisi fenomen oldu. Ortadoğu, Kuzey Afrika bölgesinde Arapça konuşan 200 milyon izleyiciden bahsediyoruz. Bu, büyük bir patlama getirdi. Daha sonra da maceramız Latin Amerika’ya doğru kaydı.  Inter Medya olarak şu ana kadar 144 ülkede Türk yapımı işlerin yayınlanmasını sağlamış bulunuyoruz.’’ cümlelerini kurdu.

Bütün bunları birleştirip şahane hikayeler çıkarıyoruz 

Sözlerine ‘‘Biz coğrafi olarak öyle bir bölgedeyiz ki, asırlar boyunca çok değişik kültürlerden etkilenmiş zengin bir kültüre sahibiz. Ortadoğu, Asya, Balkanlar, Avrupa, Rusya vb. tüm bu kültürleri görebiliyorsunuz. Bütün bunları birleştirip şahane hikayeler çıkarıyoruz.

Bu hikayeleri de güzel anlatıyoruz. Dolayısıyla bunları izleyenler ekranda gördüğü hikayelerde kendinden bir şeyler bulup özdeşleştirebiliyor. Esas başarının sırrı bu.’’ cümleleriyle devam eden Ziyalar, ülkemizdeki zengin kültürel çeşitliliğin önemine vurgu yaptı.

Batı Avrupa, Kuzey Avrupa ve Japonya, giremediğimiz çok büyük pazarlar

Dizi sektörümüzün 20-25 yıllık olduğunu; Amerikan sinemasının 120 yıldır faaliyet içerisinde olduğunu belirten Inter Medya Başkanı ve COO’su Ahmet Ziyalar, sözlerini ‘‘Bizim endüstrimizde yapımlar ve türler daha da çeşitleniyor.

Klasik bir Türk dizisini ve aşk hikayelerini Norveç’teki birine izlettiremiyoruz. Dijital platformların yaygınlaşmasıyla onlar için üretilmiş işler, bu pazarlara da ithal edilebilir halde tasarlanıyor. Biz buna dikkat ederek tasarlıyoruz. Yeni tür yapımlar bize bu pazarları açacak diye ümit ediyoruz ve bunun peşinde koşuyoruz.’’ cümleleriyle sonlandırdı.

 


Önemli haberleri kaçırma!

E-posta bültenine abone ol:

Merak etme spam mailler gelmeyecek.