Bağlıkıya: TÜRSAB’ın 11 şirketi ve 196 milyon TL borcu var

TÜRSAB (Türkiye Seyahat Acenteleri Birliği) Başkanı Başaran Ulusoy geçtiğimiz günlerde Firuz Bağlıkaya’nın önderliğindeki TÜRSAB Yeniden Platformu’nun TÜRSAB iştirakleriyle ve şirketleriyle ilgili eleştirilerine yanıt verdi. TÜRSAB’ın 11 değil 5 şirketi olduğunu ileri süren Başaran Ulusoy’un açıklamasına TÜRSAB Yeniden Platformu’ndan belgeli yanıt gecikmedi.

TÜRSAB Yeniden Platformu TÜRSAB’ın iştirakleriyle ilgili olarak 11 şirket bilgisini resmi internet sitesi ‘www.tursabyeniden.com’da yayınladı. Firuz Bağlıkaya’nın yaptığı açıklamada “11 şirketin isimlerini tek tek görebilirsiniz. TÜRSAB holdingleşmiş durumda. Açıkladığımız tablolarda göreceksiniz. TÜRSAB’ın özellikle %99,8’ine ortak olduğu TÜRSAB SEYAHAT ACENTALARI HİZMETLERİ TİCARET LTD ŞTİ’nin adeta holding yapılanması içinde olduğu çok açıktır’’ dedi.

Bağlıkaya: “100 milyon liralık olduğu iddia edilen TÜRSAB binasına ihtiyaç var mıydı?’’

Başaran Ulusoy’un yaptığı “denildiği gibi 185 milyon liralık bir harcama yok, 100 milyon liralık TÜRSAB binamızı yaptık. Binanın sadece bilgisayar sistemleri 2.2 milyon dolar’’ açıklamasına karşılık veren Firuz Bağlıkaya: “Konuyu çarpıtıyor. Biz ‘harcama’ demedik, ‘borç’ dedik. Kötü yönetimini saklamak için gerçekleri gizlemeye çalışıyor. Bize cevap verirken TÜRSAB’a bankalardan alınan borçla 100 milyon lira değerinde bir bina yaptırdığını söyleyebiliyor ve hatta bununla övünebiliyor. Birliğin ve bu ekonomik ortamda iş yapmaya çalışan üyelerinin en büyük sorunu 100 milyon liralık bir binaya sahip olmak mıydı sorarım size? Yazıktır… Ayrıca, değerinin 100 milyon olduğunu iddia ettikleri bina orada duruyor, inşaat yapan herkes o binanın maliyetinin ne olduğunu yaklaşık olarak bilir. Söylediği rakamın 3’te 1’ine mal edilmiş olmalıdır. İnşaatı kime, nasıl, kaça ihale ettiğini belgelerse biz de doğru olan rakamları görürüz.” dedi ve devam etti,

“Kimseye hakaret etmiyoruz’’

“TÜRSAB’ın bu içler acısı durumu ortadayken, haftada en az iki toplantı düzenleyip insanları şehirlerarası seyahat ettirip, otellerde konaklatıp, yasal olmayan bir şekilde, suç işlediğini bile bile  TÜRSAB’ın parası ile hala seçim için propaganda yapması durumunun ne kadar vahim olduğunu gösteriyor. Bu toplantılara onlarca defa davet edilen ve hala mesleği ile ilgili bir şeyler dinleyeceği umudu ile bu toplantılara katılan arkadaşlarımıza, bu toplantılara katılmamalarını öneriyorum. Başaran Ulusoy’un TÜRSAB’ın, yani biz acentelerin parasını hiç umursamadığı ortada, bari sizler bu savurganlığa alet olmayın. Düşünün size son 10 toplantıdır söylenen somut ne var? Bizi eleştirmekten, seçim propagandası yapmaktan başka söyleyecek hiçbir şeyi yoktur. Başaran Ulusoy’un seçimden başka gündemi yok, anlaşılıyor ki başka çaresi de yok. Acenteci kardeşlerimizi,  işinizden gücünden edip bu anlamsız kavganın parçası yapmaya çalışıyor. Doğrudan kendisine yapılan eleştirileri, sanki kuruma yapılıyormuş gibi anlatıp acenteci kardeşlerimizi bize karşı kışkırtıyor. Ama emin olun son 18 yıldır tüm konuşmalarında kullandığı kelimeleri insanlar ezberledi artık. Yıllar içinde sadece öznesi değişen konuşmalar yapıyor..’’

“Kurumuna ihanet ediyor’’

“Başaran Ulusoy, bu idare şekli ile hem kuruma hem de mesleğimize ihanet içindedir. Hem mesleğimiz için yapılması gereken en önemli şeyleri engellemiş hem de TÜRSAB’ın kaynaklarını pervasızca harcamış, bu da yetmemiş 196 milyon TL’lik bir borç yükü altına sokmuştur. Sorumsuzca harcamalarına devam etmektedir. Benim istifa edip aday olmam kuruma sadakat ve sevgimin belgesidir. Mesleğime saygımın gereğidir. Başaran Ulusoy, kendi isteği gibi davranmayan herkesi ihanetle suçlar. Bizim sadakatimiz kuruma ve mesleğimizedir.

Hala toplantılarında bizimle ilgili gerçek dışı beyanlarına devam ediyor. Bizi, acenteleri Bakanlığa şikayet etmek ile suçluyor. Biz hiç bir acenteyi şikayet etmedik. Adresinde bulunamayan acentelerin yeni adreslerinin tespitini istedik. Anlaşılan adreste olmayan 500’ün üzerindeki acente ile direk bağlantısı var. Olmayan, hayali acenteler ile kendi ilişkisi var herhalde. Bu acenteler genel kurulda oy kullanıyorlar mı acaba? Bu rahatsızlığı nedendir başkanın? Acentelerin adreslerini sorduk, hepsi bu. 

Bugüne kadar, benim gibi iyi niyetle mesleğine bir şeyler katmak için bu yapının şu veya bu şekilde içinde yer almış; TÜRSAB’ın hem maddi hem idari yapısının dışında tutulup bir sır gibi saklanan bu şirketlerin fiiliyatta ne yaptığından haberdar olmayan, bu borç yükünden habersiz, şu anda yönetimde bulunan arkadaşlarımızın bu bilgiler açıklandıktan sonra durumlarını tekrar değerlendirmelerini özellikle tavsiye ediyorum. Bu bilgilere sahip iken o yanlışları yapanların destekçisi, yandaşı olan hiç kimse bu saatten sonra masum olduğunu iddia edemez.’’

“196 milyon TL borç acente başına 40 bin TL’lik yük getiriyor’’

Firuz Bağlıkaya açıklamasının devamında ortaya koyduğu belgelerin incelenmesi gerektiğini ifade ederek “Bu sayısal gerçekler Başaran Ulusoy’un saklamaya çabaladığı gibi TÜRSAB’ın sadece 5 şirketi olmadığını ve payının iddia ettiği gibi binde bir değil bundan 350 kat fazla olduğunu göstermektedir. 196 milyon TL borç var, bu borç acente başına şimdilik neredeyse 40 bin TL’lik bir yük getiriyor. Dolayısı ile ortaya çıkan manzara çok hazindir.’’ dedi ve sözlerinin sonuna ekledi “şimdi birlik olma, birliğimize sahip çıkma zamanıdır, değişim zamanıdır. Hep birlikte TÜRSAB Yeniden inşa edilmelidir’’