Avrupa'da şaşırmamanız gereken 12 şey
Avrupa'yı boydan boya gezme kararı alanların büyük şaşkınlık yaşadığı 12 duruma karşı hazırlıklı olmalısınız.

Yeni bir yere gittiğinizde yaşadığınız mutluluğa çoğunlukla şaşkınlık da eşlik eder. Bu şaşkınlığın temel nedeni kültür şokudur. Olur da yolunuz Avrupa ’ya düşerse kültür şokuna uğramamanız için, Avrupa’daki garip adetleri ve uygulamaları bir araya getirdik.
1) İtalya’da otostop
İtalya’da bir süredir otostop çekmek resmi olarak yasak. Daha doğrusu siz isterseniz otostop çekebilirsiniz ama insanlar size sadece gülerek “Buona fortuna!“ (İyi şanslar!) der geçerler. Her konuda size yardımcı olmaya çalışan sempatik İtalyanlar, maalesef bu konuda yardımcı olamıyorlar.
2) Külahta dondurmayı kaşıkla yemek
Hiç külahtaki Maraş dondurmasını kaşıkla yiyen birini gördünüz mü? Eğer gördüyseniz o kişi İtalyan ya da Fransız olabilir. Hollanda ya da Almanya gibi Amerikan kültürünün etkilerinin çokça hissedildiği yerlerde külahtaki dondurmayı kaşık kullanmadan yemek çok normal. Ancak İtalya ve Fransa’da şaşkın bakışlarla karşılaşabilirsiniz.
3) Kimsenin İtalyanca konuşmadığı İtalyan beldesi: Ventimiglia
İtalya-Fransa sınırında bulunan İmperia ilindeki Ventimiglia beldesinde İtalyanca konuşan birini bulmak neredeyse imkânsız. Herkesin Fransızca konuştuğu bu belde İtalya’da bulunmasına rağmen Güney Fransalıların uğrak mekânı.
4) Monako dönüşü kontrol
Avrupa’nın Akdeniz kıyısında bulunan Monako, gösterişli kumarhaneleriyle ünlüdür. Fransızlar ve yabancı turistler için eğlencenin merkezi sayılan Monako’dan dönüş yolunda sürekli alkol kontrolü yapıldığını, hatta bu konuda çok hassas davranıldığını biliyor muydunuz? Alkol satışının ve tüketiminin çok fazla olduğu Monako’da alkollü araç kullanmanın cezası oldukça ağır. 3 yıl boyunca ehliyetinize el konulabilir, 4500 euro para cezasına çarptırılabilirsiniz ve 2 yıla kadar da hapis cezası alabilirsiniz.
5) Hangisi Duomo?
Eğer birden fazla İtalyan şehrini gezmeye karar verirseniz birden fazla duomo ile karşılaşabilirsiniz. Pek çok insan ‘duomo’yu Pisa kulesi ya da Kolezyum gibi tek bir yapının özel adı sanıyor. İtalyan şehirlerindeki en yüksek katedrale duomo denir. Örneğin; Filippo Brunelleschi Floransa’daki duomoyu saygı duyduğu için Roma’dakinden tam 1 metre daha kısa inşa etmiştir. Bu yüzden artık “Hayır Duomo Milano’da!”, “Yok daha neler ben Floransa’da gördüm Duomo’yu!” diye tartışmayı bırakın.
6) Fransa’nın en popüler parti gecesi: Sal
Arkadaşlarınızla dışarı çıkmak için ya Cumayı ya Cumartesiyi seçersiniz değil mi? Fakat aklınıza Salı gününü seçmek gelmez. Nedeni basit: Çarşamba iş var. Ama Fransızlar böyle düşünmüyor. Onların en çılgın partileri Salı günleri gerçekleşiyor, sabah da kalkıp işlerine gidiyorlar.
7) İtalya’dan Fransa’ya geçişte kaçak çanta kontrolü
Aracınızla ülkeler arası geçiş yaparken kontrolle karşılaştığınız anlar olabilir. Ama her ülke bu konuda aynı tavrı sergilemiyor. Örneğin; Fransa’dan İtalya’ya geçiyorsanız sadece gaza basmanız yeterli. Ancak aynı yolu geri dönerken çok büyük bir ihtimalle kontrolle karşılaşırsınız. Bu kontrol sizin lüks markaların bulunduğu İtalya’dan kaçak eşyalar kaçırıp kaçırmadığınızı anlamak içindir.
8) Hollanda ve Almanya’da toplu taşıma
Toplu taşımayı yaygınlaştırmak şehirlerdeki trafik sorununu büyük ölçüde rahatlatan bir yöntemdir. Peki bunun karşılığında belirli bir ücret ödemek şart mı acaba? Örneğin Hollanda ve Almanya’da bilet almak zorunlu değil. Sürekli kontroller yapılmıyor, gişelerden geçilmiyor. İnsanlar metroları ya da otobüsleri kullanırken, gerçekten devletin bütçesine katkıda bulunmak istedikleri için bilet alıyorlar. Otobüslerde bilet alacağınız makineler otobüsün ortasında. Yani isterseniz direkt geçip oturabilir, ücretsiz ulaşım sağlayabilirsiniz. Bu durumun en güzel yanı da kimsenin bedava yolculuk yapmayı tercih etmemesi. Neredeyse herkes bilet alarak yolculuk ediyor.
9) Katolik kilisesinde kapanmak zorunlu mu?
Katolik mezhebinin yönetim merkezi olan Vatikan turistlerin şortla ya da omzu çok açık tişörtlerle içeriye girmesine izin vermiyor. Ancak bu uygulama Katolik mezhebinin gerekliliklerinden değil; yani Katolik kiliselerine girerken kapanmak bir zorunluluk değil. Floransa’nın yöresel bölgelerindeki Katolik rahipler, Vatikan’ın bu yasağı sadece rant sağlamak için uyguladığını, bir nevi turistik bir aktivite haline getirdiğini söylüyor. Dinin sömürülmesine tanık olmak üzücü tabii.
10) Hollanda’da sokakta içki ve uyuşturucu
Hollanda’nın uyuşturucu politikası "Opiumwet" adıyla tanınıyor. Yasanın amacı, halk arasında uyuşturucu kullanımının yayılmasını, uyuşturucu bağımlılarının etrafına zarar vermesini engellemektir. Bunu sağlamak için güdülen politikaya "harm reduction" yani "zararı azaltma politikası" denmektedir. Yani bağımlı kişiye bağımlılıktan kurtulabilmesi için her türlü tedavi olanağı sağlanmakta, ancak tedavinin mümkün olmadığı durumlarda bağımlının sağlığını ve içine düşeceği olası riskli durumları engellemek için uygulamalar yapılmaktadır. Örneğin; üzerinizde 5 gramdan fazla marihuana bulundurmak yasaktır. Yasağı çiğneyenler 1 ay hapis ve 3.350 euro (9,490 TL) para cezası alıyorlar. Ayrıca sokakta marihuana içmek de yasak ve bunun cezası, yasağı çiğnediğiniz belediyeye göre değişiyor. Hoşgörü politikasının hüküm sürdüğü Hollanda’da sokakta alkol alırsanız bu da hoş karşılanmayabilir. Yani her şeyin yeri var.
11) Hollanda’da taksi yerine bisiklet
Araçtan çok bisikletin yaygın olduğu Hollanda’da bisiklet kullanmayı bilmiyorsanız gerçekten işiniz çok zor. Eğer uzun bir mesafeyi yürüyemeyecek kadar yorgunsanız ne yapacaksınız? Sizin için daha önce tasarlanmış olan bisiklet taksiler hizmetinizde! Binen için eğlenceli, süren için ise çok yorucu olan bisiklet taksiler ile, normal taksilerden daha ucuza ulaşım sağlayabilirsiniz.
12) Camda sallanan çantalar
Eğer evlerin camlarının önündeki direkte sallanan çantalar görüyorsanız Hollanda’dasınızdır. Şaşırtıcı olan şu ki o çanta oraya kurutulmak için asılmamıştır. Camda sallanan çantalar o aileden birinin mezun olduğunu, ya da girdiği bir sınavda başarılı olduğunu, yani akademik bir başarı elde ettiğini gösterir.
Önemli haberleri kaçırma!
E-posta bültenine abone ol: