ATSO'dan uçak seferi çağrısı

Türkiye turizminin gözbebeği Antalya’da, son dönemde uçuşların yetersizliği ve bilet fiyatlarının yüksek olması nedeniyle turizm sektörünün olumsuz yönde etkilendiğini dile getiren ATSO Başkan Vekili Cihangir Deniz, bu konuda Türk Hava Yolları’yla temasa geçeceklerini söyledi.

28/11/2019 12:40
ATSO'dan uçak seferi çağrısı

Antalya Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO) Başkan Vekili Cihangir Deniz, son dönemde hem uçak seferlerinin azaldığını hem de bilet fiyatlarının yükseldiğini söyleyerek, "Antalya- Ankara uçak seferleri bile yetersiz. Ankara'ya günde 10-12 olan uçak sayısı 3-4'e düşürüldü.

ATSO'nun kasım ayı meclis toplantısı Meclis Başkanı Süleyman Özer başkanlığında, yönetim kurulu başkan vekili Cihangir Deniz, yönetim kurulu ve meclis üyelerinin katılımıyla yapıldı. ATSO'nun bir aylık faaliyetlerinin anlatıldığı mecliste, kent ve ülke ekonomisine yönelik değerlendirmeler de yapıldı.

THY'YE DİREKT SEFER BAŞVURUSU

Türkiye'de iç turizmin gelişmesi için şehirler arasındaki direkt uçak seferlerinin yetersiz olduğunu belirten Cihangir Deniz, "Hızlı tren ağımız zaten yok. Son dönemde hem uçak seferleri azaldı hem de bilet fiyatları yükseldi.

Antalya- Ankara uçak seferleri bile yetersiz. Ankara'ya günde 10-12 olan uçak sayısı 3-4'e düşürülmüştür. Antalya gibi bir şehir için bu kabul edilemez. Bu konuda Türk Hava Yolları (THY) yönetimine yazı yazacağız" dedi.

12 SAHADA 150 BİN GOLF TURİSTİ

Bu yıl düzenlenen Antalya Uluslararası Golf Turnuvası'na da değinen Deniz, dünya genelinde 1 milyar televizyon izlenmesine ulaşıldığının tahmin edildiğini söyledi. İspanya'nın 300 golf sahasıyla yılda 5.5 milyar dolar gelir sağladığını belirten Deniz, "Biz Belek'te 12 sahayla 150 bin golf turistine ev sahipliği yapabiliyoruz.

Sayı az, ama golf turizmi Antalya'nın marka değerini yükseltiyor ve turizm gelirini artırıyor. Bu turnuvanın böyle bir dönemde Türkiye imajına, reklamına da çok önemli katkı yaptığı açıktır" dedi.

BÜTÜN ÜLKELERDE GELİR DAĞILIMI BOZULUYOR

Bütün ülkelerde gelir dağılımının bozulduğuna işaret eden Cihangir Deniz, dünyadaki huzursuzluğun en önemli nedeni olarak adalet duygusunun zayıflamasını gösterdi. Türkiye'de de son yıllarda gelir dağılımının bozulduğunu anlatan Deniz, "TÜİK verilerine göre son yıllarda gelir payı artan tek grup en üstteki yüzde 5'dir.

Buna karşılık orta sınıfın gelir payı azalmaktadır, en düşük gelir grubunun payı ise sabit kalmaktadır. Dünyada işsiz insanlara bile asgari gelir ödemesi yapılması, mirasa sınır getirilmesi ciddi şekilde tartışılan konulardır. Ülke olarak biz de bu konuya dikkat etmeliyiz" diye konuştu.

ÜLKE VE EKONOMİYE GÜVEN UYARISI

Herkesin ülkeye ve ekonomiye güven üzerine düşünmesi gerektiği uyarısında bulunan Deniz, ekonomiye ve ülkeye güvenin kurumlara güvenden başladığını söyledi. Yargı sistemine güvenin en önemli unsur olduğunu da vurgulayan Deniz, "Kanunların ve uygulamaların öngörülebilir olması, liyakat ve şeffaflık, siyasi gerilimin azalması güven tesisi için temel koşullardır. Bu koşullar sağlanmadığı için Türkiye potansiyelini gerçekleştirememektedir" diye konuştu.

YASA TEPKİSİ

Son günlerde eski milletvekilleri dahil olmak üzere, milletvekillerine ve bakanlara, ayrıca ailelerine ömür boyu ayrıcalık tanınmasına dönük kanun tekliflerinin gündeme geldiğini kaydeden Deniz, şunları söyledi:

"Eski milletvekilleri ve bakanlara ve ailelerine ömür boyu ücretsiz sağlık hizmeti, çakarlı otomobil, kırmızı ışıkta geçme gibi hakların düşünülmesi bile abestir. Gidip çağdaş demokrasilerde Hollanda'da, Danimarka'da bir milletvekili, bir bakanın böyle hakları var mıdır diye bakılmalıdır. Bizler de burada temsil görevi yapıyoruz. İşimizi bırakıp burada mesai veriyoruz. Bir maaş almadığımız gibi herhangi bir imtiyaz da talep etmiyoruz. Milletin temsilcileri milletten üstün bir sınıf haline gelmemelidir."

'VERGİ REKORTMENLİĞİ GURUR DUYULMASI GEREKEN BİR STATÜ'

Konaklama, değerli konut, döviz işlemleri, dijital hizmetler gibi alanlardaki vergi değişikliklerini hatırlatan Cihangir Deniz, "Biz vergi reformu beklerken, devlet tasarruf yapsın derken, bu vergiler gelmiştir. Bu vesileyle şunu da ifade etmek istiyorum. 2018 yılının vergi rekortmenleri açıklandı, fakat gelir vergisinde ilk 100 rekortmenin 57'si isminin gizli kalmasını istemiştir.

İlk iki isim de açıklanmadı. Kurumlar vergisinde de ilk 100'de açıklanmayan şirketler bulunuyor. Bu garip bir durumdur. Vergi rekortmenliği gurur duyulması, örnek alınması gereken bir statüdür. Türkiye'de utanır gibi isim gizlenmesi doğru değildir. Bunun nedenlerinin sorgulanması gerekir" dedi. (DHA)

 


Önemli haberleri kaçırma!

E-posta bültenine abone ol:

Tüm güncellemelerden e-posta yoluyla haberdar olun.